🎙️ Bu bölümde The Last of Us dizisinin final üçlüsüne, yani 7., 8. ve 9. bölümlere derinlemesine dalıyoruz! 🧟♂️🌿 🎮 “Left Behind” adlı 7. bölümde Ellie’nin geçmişine kısa ama etkileyici bir yolculuk yapıyoruz. 👭 Riley ile olan bağı, hem kalbimizi ısıtıyor hem de gözlerimizi dolduruyor. 🕹️ Arcade sahnesi, nostaljiye doyururken, bölümün sonundaki dramatik kırılma anı izleyiciyi derinden etkiliyor. 🔥 8. bölüm ise dizinin en karanlık ve en gerilim dolu anlarını sunuyor. 👤 David karakteri ile tanışıyor ve Ellie'nin hayatta kalmak için neler yapabileceğine tanık oluyoruz. ⚔️ Ellie’nin dönüşümü, artık bir çocuk olmadığını acı bir şekilde kanıtlıyor. 💔 9. bölüm, Joel ve Ellie arasındaki bağı daha da güçlendirirken, bizi duygusal bir finale taşıyor. 🏥 Fireflies karargâhında alınan kararlar hem Joel için hem de izleyici için sorgulanması zor ahlaki sorular doğuruyor. 🧠 Joel’in finalde yaptığı seçim, diziyi izleyen herkesin uzun süre konuşacağı bir konu oluyor. 👁️🗨️ “Her şey Ellie için mi, yoksa Joel’in kayıplarını telafi etme çabası mı?” sorusunun cevabını arıyoruz. 📢 Podcast'te bu bölümleri sahne sahne analiz ediyor, karakter gelişimlerine odaklanıyor ve oyunla olan paralellikleri konuşuyoruz. 🎧 Ayrıca dizinin müziklerinden sinematografisine kadar birçok detaya değiniyoruz. 🚨 Spoiler uyarısı! Eğer bölümleri henüz izlemediyseniz, podcast’e başlamadan önce mutlaka izleyin. 👂 Hazırsanız kulaklıkları takın, kahvenizi alın ☕ ve The Last of Us’ın duygusal yolculuğunun son virajına birlikte girelim! 🌍 Hayatta kalmak yetmez, bir amaç için yaşamak gerek. Ellie ve Joel’in hikâyesi tam da bunu anlatıyor…
Çekim alanına hoş geldiniz. Biz bugün Last of Us'ın 7, 8, 9. bölümlerini konuşup sezonu paketleyeceğiz ve ikinci sezona geçeceğiz. Cenk hoş geldin. Nasılsın? Arkadaşlar hoş bulduk. Öncelikle geçtiğimiz bölümde yanınızda olamadığım için çok özür dilerim. Ama siz fazlasıyla hakkını vermişsiniz bölümün zaten. Ayrıca bölümü bana atadığınız için de ayrıca teşekkür ediyorum. Benim için çok onur verici bir durumdu. Bugün inşallah... ...gereğini yapacağım. Ben de tekrar katılımımı göstereceğim. Ama şunu da itiraf etmeliyim ki bölümleri birazcık yarım yamalak izledim. Tam izlediğimi söyleyeyim. Daha önceden izlemiştim. Yani tekrar yarım yamalak yaptım. Mükemmel. Zaten yarım yamalak izlemesen de bence hatırlardın. Altun sana olan güveni sonsuz abi. O yüzden ben sözü altına bırakıyorum. Yani biliyorsun yarım yamalak bizim işimiz. Yarım yamalak deyince akla biz geldiğimiz için. Ben şu an çok iyi hissettim kendimi. Ben aynı performansla devam edeceğimize inanıyorum. Asla, asla sizinle yarım yamalak aynı cümle içerisinde bile kullanmak aklımın ucundan geçmez arkadaşlar. Bunu da veriteyim. Kral çımartıyorsun bizi. Valla arkadaşlar 7. bölüm bence şimdi kimisi beğenmeyecek. Çünkü diyecek ki hikaye akışından koptuk. Niye kopuyoruz kardeşim? Niye bizi hikaye akışından çıkarttınız böyle sert bir şekilde? Gibi yorumlarda bulunacak arkadaşlar olabilir. Ama ben karakterleri derinleştiren bölümlerden hoşlanıyorum. Tamam mı? Ve bu bölümde bence bir karakterin yeterince derinleşmesine sebep oluyor. Ve dizideki en önemli karakterin, Ellie karakterinin derinleşmesine sebep oluyor. Neden biraz böyle nasıl anlatayım? Pasif agresif bir yapısı olduğunu da biraz anlatıyor. Aslında pasif agresif değil direkt agresif bir yapısı olduğunu da anlatıyor bölüm. O yüzden... Benim çok hoşuma giden bir bölüm oldu. Biraz şeyi de hani bir şeyler kaybeden insan daha sonra bir daha bir şey kaybetmekten korkmaz ya. Hani o hissiyatı da nasıl yaşadığını da anlatıyor. O yüzden her ne kadar olumsuz düşünceleri olacak olanlar olsa da ben bu bölümle ilgili de oldukça pozitif bir görüş içerisindeyim. Süper. O zaman ben şu an yorumumu yapıyorum. Hazırsak. Hazırız. Bir hazırız. Dur bakayım hazırlayayım kendimi. Cenk'e katılıyorum kesinlikle ama diyerek bir parantez açıyorum. Bu flashbacklere birazcık fazla vakit ayırmışız. Hissiyatı oluyor bende. Yani ben olsam mesela hani şöyle bir şey daha çok hoşuma giderdi. Bu flashbackleri hızlıca böyle bir iki bölümde toparlayalım. Yani böyle koskoca bir bölümü ya da iki üç beş bölümü harcamayalım mı tercih ederdim yani. Çünkü üç aşağı beş yukarı işte hani bir şekilde hani birazcık insan tahmin yürütmeye başlıyor yani diziyi izledikçe. Hani neden böyle. Yani bu adam mesela imiyonu var ya da ne bileyim. İşte neden hani bu şekilde işte Joey'de körü körüne bağlı eli mesela gibi gibi soruları sen mesela birazcık kendin yorumluyorsun izledikçe. Dolayısıyla her seferinde flashback gitmek birazcık böyle bana bazen zaman kaybı hissiyatı oluşturuyor yani açıkça söylemek gerekirse. Tahmin ettim. Tam da senden tam da senden bunun geleceğini tahmin ettim. Ve sana laflar hazırladım. Ve sana laflar hazırladım. Sen ne diyorsun Soner? Bölümü izlerken ilk defa şeyi fark ettim. Bu oyun içinde geçen bir sekans ve biz bu kısmı bu yüzden izliyoruz anladım. Ama bölüm iki açıdan çok önemliydi. İki şeyi cevaplıyordu. Birincisi Cenk'in söylediği gibi Ellie neden böyle sadist bir insan. Neden bu kadar sıkıntılı onu çok net gösteriyordu. İkinci bilmediğimiz şey aslında neden imiyonu olduğunu onu da bir sonraki bölümde öğrendik. Ve ikinci önemli bu bölümden öğrendiğimiz şey Ellie bir gay karaktermiş. Ne kadar önemli bilmiyorum ama bölümde geçen ufak güzel bir detaydı. Bununla ilgili de senin diyeceğin şeyleri biliyorum. Yine Netflix'i her dizide bir gay muhabbeti olmasıyla ilgili konuşacağız. Onu oraya bırakıyorum. Ben bu bölümü çok sevdim. Bayağı hoşuma gitti. Bölüm içinde çok güzel sahneler vardı. Storytelling çok güzeldi. Bu arada ben şeyi söyleyeceğim. Hakikaten oyunu oynadım ama daha önceki bölümde de belirtmiştim. Kısa bir bölümünü oynadım. Tamamını oynamadım. Ve şeyi gerçekten bilmiyorum mesela oyunda o ikisinin ilişkisinde Netflix abartması var mı yok mu bilmiyorum. Bu araştırmayı yapmış olsa olsa soner yapmıştır. Yaptım. Bu konuda bizi bir aydınlatabilir misin? Ne yaptım ben bu bölümün sekansının tamamını izledim ve birebir neredeyse aynı. Birkaç oyunda öldürme sahneleri falan. Öldürme sahneleri farklıydı. Onun haricindeki her şey birebir neredeyse aynıydı. Dolayısıyla Netflix şişirmesi savunmasından uzaklaşabiliriz şu noktada. Evet öyle gözüküyor. Onun yerine Naughty Dog isimli oyun prodüksiyon şirketi var. Çok iyidir de bu arada kendileri. Onlarla sorunumuzu paylaşabiliriz. O zaman bölüme girelim ya. Bölüme girmedik. Bölümü gayet güzel özetledik aslında. Buradan bırakıp 8'e de geçebiliriz. Ama biraz öyle bir bölüm zaten. Bölümü tabii sen bir özetini bize geçersen süper olur Soner. Çünkü ben geçemem orası kesin. Sen bize bir özetini geçersen harika olur. Ama bölüm öyle bir bölüm ki üstüne işte şu oldu bölümde, bu oldu bölümde gibi çok tartışılacak bir bölüm de değil aslında bakarsan. Daha çok dediğim gibi arka hikayeyi dolduran, background'u dolduran bir bölüm. Yine de dinleyicilerimiz için sen tabii bir... ...özet bence geçmelisin. O zaman 6. bölümün sonundan başlayalım. 6. bölümün sonunda ne oluyordu? Joel yaralı bir şekilde yerde yatıyordu. Biz 6. ile geçen bölümde dedik ki bu nasıl kurtulacak? Ben dedim ki belki Tommy gelir kurtarır ya da işte orada saklanan birisi çıkar. Joel'e ilaç milaç verir iyileşir. Ama öyle olmuyor. Bölüm başında elinin yanında kimse yok. Joel bayağı kendinden geçmiş durumda. Yarasının artık rengi değişiyor. Bayağı kötü durumda enfekte olmuş. Ölmeye çok yakın. Joel artık... ...elinin yalnız başına gitmesi gerektiğini, Tommy'yi bulup onunla beraber yola devam etmesi gerektiğini söylüyor. Eli tam gidecekken artık işte flashback oluyor. Geçmişe dönüyoruz. Geçmişte ne oluyor? Elinin askeri okuldaki günlerine dönüyoruz. Bir ufak bir şey söyleyeceğim. Aslında bölümün niye harika olduğuna dair bir şey aklıma geldi şu anda sen girişi yapınca. Şimdi bir önceki bölümün sonuna geldiğinde o sahnede nasıl bir ümitsizlik yaşadığınızı hatırlıyor musunuz? Yani... ...o kadar ümitsiz bir an ki o. Yani artık Joel gitti gidiyor. Eli onun başında. Joel ona diyor ki git buradan diyor. Değil mi? Şimdi Eli ne yapacak? Yani öyle bir ümitsizlik anı. Bir çocuk bu noktada ne yapacak? Şimdi bu bölüm aslında tamamını izlediğinde, sonuna geldiğinde tekrar geleceğe geçmeden bile durdursan... ...elinin ne yapacağını anlamış oluyorsun bölümün sonunda. Yani şunu demek istiyorum. Geçmişte yaşadığı hikaye... ...aslında Eli'nin Joel'la olan o anki durumunda nasıl bir aksiyon alacağını bence çok güzel anlatıyor. Doğru. Aynen. Ya orada şöyle bir şey var. Zaten aslında bu bölüm işte ilk beş dakika ve dizinin son beş dakikası. Aslında bölüm bundan ibaret. Yani burada Joel yaralı ve Eli bir şekilde hani pes etmeyip onu kurtarmak istiyor. Ama aradaki full hikaye Eli'nin flashback'ini yaşıyoruz. İşte o Riley'le yaşadığı mevzuyu konuşuruz zaten birazdan. Onu anlatıyor ve dizinin bu bölümünde sonunda işte o Joel'i kendi eliyle dikmesinin motivasyonunu biz Riley'le yaşadığı hikayeden algılıyoruz. Yani aslında o beş dakikalık başındaki ve sonundaki toplamda beş dakikalık bölümün nasıl onu o hale yani nasıl bunu bir mantığa oturtacağımızı... ...işte Eli'nin o aradaki yaşadığı flashback'te Riley'le yaşadıklarıyla biz bağlanıyoruz. Diye yorumladım ben. Ama iyi ki de iyi ki de bu yorumlamayı yapmamızı sağladılar diyorum yani. Evet. O zaman o flashback kısmına geçelim. Eli'nin askeri okuldaki günlerine dönüyoruz. Eli grubun arkasından gelen aşırı uyumsuz ve hani böyle gidip askeri okulda olmayacak bir öğrenci tipi. Normalde öyle bir öğrenci olsa onun kıçını tekmeyi koyarlar ve gönderirler. Ama nedense bu bölümle ilgili ilk sıkıntımı anlatayım. İşte kaptan geliyor. Eli'ye diyor ki sen çok iyi bir lidersin, çok şeysin ve iyi birisi olmalısın. O yüzden kendini ver diyor. Abi Eli'nin ben dizi boyunca hiçbir liderlik vasfını görmedim. Bu liderlik vasfını 8. bölümde David'le de yaşıyoruz. Ben sinir oluyorum abi. Eli'de bir liderlik vasfı var mı benim görmediğim? Bence var. Yani şöyle bir liderlik vasfı. Hakkaniyet konusunda çok üst düzey bir arkadaş olduğuna inanıyorum. Bir şeyin hakkaniyeti için en sevdiği kişileri bile sanki harcar gibi bir... hissiyat uyandırıyor bende. Bu liderlik prensiplerinden bir tanesi tabii bu arada. Yani hani komple bir lider midir bilemem. Ama liderde arayacağın özelliklerden bir tanesi haklıya haklı, haksıza haksız diyen birini ararsın değil mi? İşte öyle bir yapısı var bence arkadaşın. Bir de ben göte göt derim derler ya işte öyle bir özelliği de var. Öyle bir özelliği de var bu arkadaşın. Yani biraz lahak diye söylüyor hakkına geleni. Bence liderde o da olması gereken bir özellik. Bir de tabii günümüzde şey de var. Politik, daha böyle siyasi liderler var tamam mı? Hani böyle herkese yakın davranmaya çalışan. Dolayısıyla doğruyu çat diye söyleyemeyen. O da bir liderlik şekli. Ama ben açıkçası Eli'nin bu vasfının daha doğru bir liderlik vasfı olduğunu düşünüyorum. Ben biraz çok böyle görmedim mevzuyu. Muhalefet gibi olmak istemiyorum ama. Abi Eli sürekli... Sürekli birinin götünü kollamasına bağımlı olması beni biraz bozuyor yani. Şimdi bir önceki flashback'inde de bu sefer Riley götünü kollayan adam modunda. Şimdi de Joel hani götünü kollasın aman pış pışlasın bunun falan şeyinde. O anlamda çok şeyi hissedemedim ben yani. Bu kendi tercihi değil ki o ilişkilerde lider olmaması. Yani Joel'le olan ilişkisinde zaten lider olamaz yani. Dominant bir adam var karşında. Sen daha çocuksun 15 yaşında bir çocuksun. Hani ona rağmen karakterini koyabildiği kadar koyuyor ortaya bana sorarsan. Riley'le olan ilişkisinde evet haklısın. Ama bence orada daha karakteri oturmamıştı. Yani o yaşadıkları karakterini oturttu biraz diye düşünüyorum. Belki de çok iyimser bakıyorum bu arada. Belki de sümsüğün biri yani bir bilemiyorum. Yani sümsük demeyelim ama. Yani yine de hep böyle bir kollanma durumu olduğu için. Yani sümsük demeyelim ama. Öyle bir konfor olanı var gibi ben hissettim. Bilmiyorum sen ne dedin Soner? Ya bende sümsüğün bir yaltı derim. Yani ben gerçekten liderlik görmedim. Hani o captain bir şeyler deyince. Ben yanlış dizi yim izliyorum falan dedim abi. Neyse işte o sahnede artık kavga ediyor. Karşıdaki kızı mahvediyor. Onun gözü morarıyor falan filan derken. Artık gece oluyor gidiyor. Orada Riley'nin Ellie'nin odasını görüyoruz. Ellie işte eski dünyadan bir şeyler anlıyor. almış. Mesela baseball topu almış ya da Mortal Kombat posteri var ya da nesi var işte eski kasetleri ve Walkman'i var. Muhtemelen o dünyada çoğu insanın Walkman'i yok. Öyle güzel şeyleri toplamış. Token'ları var. Derken uyuyor ve gece birisi geliyor onu kaldırıyor. Hiç bilmediğimiz bir karakter Riley. Riley'yi de böyle dövüşecek gibi oluyor. Sonra Riley olduğunu anlayınca kavga etmeye başlıyorlar. Mersenne Riley bununla en yakın arkadaşıymış ve 3 hafta önce birden kaybolmuş. Riley Fireflies'a katıldığını söylüyor. Firefly mıydı? Fireflies mıydı? Fireflies. Aynen onlara katıldığını söylüyor. Sana gel harika bir gün geçireceğim falan diyor. Abi ben harika bir gün geçireceğim. Sana gece geçireceğim dediği zaman aklıma böyle Matrix'teki hani Zion'da böyle deli gibi party yapıyorlar diye ben sandım ki öyle bir yere gidecekler öyle çılgın party olacak falan filan. Abi alıp götürüyor bunu. Çatıdan çatıya atlıyorlar. En sonunda da bir tane eski mola girişi. Mola girişi yaptıktan sonra değişik şeyleri hayatlarında ilk defa yapmaya başlıyorlar. Ben burada Cenk'e şöyle bir pası atacağım. Gidip orada Atari salonuna giriyorlar. Hayatları boyunca hiç oynamadıkları oyunlara dalıyorlar. Cenk Atari'yi çok seviyor. Altı belki bilirsin. Retro gaming'in bende yeri çoktur arkadaşlar. Aynen bütün çocukluğunu Atari salonlarında harcamıştır ve her okuldan kaçışta Atari salonuna gitmiştir. Yani ya internet kafe ya Atari salonu. Valla ben de gittim ya. Harika o zaman siz buraya çok iyi anlatırsınız abi. Çünkü iki tane çocuk Askeri okuldan kaçıp Atari salonuna gidiyorlar. Çok güzel bir hikaye aslında. Mortal Kombat oynuyorlar diye hatırlıyorum. Evet. Öyle eğlenceli şeyler yapıyorlar. Ama şöyle Bu arada Atari salonu vibını çok mesela almadım. Evet aynen ben de çok almadım. Öyle bir vibe almadım ya onu söyleyeyim. Atari salonu vibını en iyi veren dizi Stranger Things idi. Bilmiyorum izlediniz mi? Orada Atari salonu vibe'ı var mesela. Bir de burada Bu sahnede evet ben bölümü sevdim ama beni Birazcık böyle off-put eden bir şey var. Abi o Alışveriş merkezine girdikleri anda Şey çok belli bu bir klişe gibi artık yani klasik mi dersin klişe mi bilmiyorum ama Belli ki orada bir şey olacak yani. Biri ölecek. Evet orada biri ölecek. Girdikleri anda o hissi alıyorsun yani o kadar net ki böyle. Mesela o hoşuma gitmedi. Oradaki verdikleri his hoşuma gitmedi yani. Bir de ikisi de öyle. Bir de akıllı kızların falan. Biliyorlar. Yani böyle. Aynen. Şöyle bir şey var yani Lanet olası AVM'de İki bina yanda zaten. Yeni mi keşfettiniz abi orayı? Evet abi. İki bina atladılar geldiler AVM'ye yani. Ben şöyle anladım. Orayı biliyorlardı ama orayı da infected diye korkuyorlardı. İşte Rai Liora'nın infected olmadığını çözdü. Herhalde öyle diye tahmin ediyorum ama Yine de çok zor. Abi şey vardı ya burada çok alakasız oldu. Bu Atari salonlarında Şeyler vardı hatırlarsın sen Cenk. Bölümü geçeyim mi abi? Diyen. Hahaha. En uyuz olduğum tip. Bütün günü orada geçiren çocuk vardı. Her Atari salonda bir tane vardı ve mesela Başında dururdu. Sen orada mesela Struggle ettiğin zaman. Abi istersen ver bölümü geçeyim diyerek. Ve hakikaten de yani 3 tane tuşa basıp herif orada göktaşı falan yağdırıp geçerdi yani. Senin hiçbir zaman hastalık yoktu. Özgüven. Yapamayacağın hareketleri yapardı çocuk ve Respekt ederekten yani Çocuğa bırakırdın yani o kolu. Nasıl bir özgüven abi o çocuktaki de ya nasıl bir özgüven yani geliyorsun adamın parayla aldığı aslında parayla dakika alıyorsun ya orada. Yani o parayla aldığı Dakikaları uzatma vaadini veriyorsun. Adama. Aynen. Hayal satıyorlar. Hayal satıyorsun. Abi ben şeyi hatırlıyorum. Bu konuda çok sapıyoruz ama. Mesela Böyle oyun çok sıkıştı ve hakikaten hani Ya birisi geçse de yani şu bir sonraki bölüme geçeyim dediğin zaman çocuğa veriyorduk mesela onu. Ve abi çocuk orada böyle inanılmaz bir kombinasyon yapıyordu. İşte 2 sağ 3 sol 4 tuş falan filan. Sonra adam mesela 2 adım geriye çekiliyordu. Orada böyle göktaşları falan yağıyordu şeyde. Orada bir anda adamın bütün gücü gidiyordu falan. Yani onlara ben hep özenmişimdir ve bana çok cool gelmiştir yani. O çocuklara buradan Selam olsun. Ben hiç unutmuyorum bak hatta Mortal Kombat. Mortal Kombat. Mortal Kombat'ta abi şey vardı. Oteride Sonsuz devam etme hilesi gibi bir şey vardı. Oyunu bitirirdin. Bitirmeden önce Bir Bilmiyordum tabii yanımdaki çocuk böyle yine o çocuk işte. O çocuk geldi. Aynı çocuktur kesin. Aynı çocuk. Aynı çocuk geldi böyle. Bir tık kısa boyludur böyle. Hakikaten öyledir ya. Bir tık kısa boyludur böyle. Gelir böyle. Dedi abi dedi bunu dedi ben Sana dedi baştan başlattırmasını yapayım mı dedi. Geldi böyle. Böyle bir başladı. Bir şeyler yaptı böyle yani. Dövüş esnasında bir Kot gibi bir şey girdi sanki. 2 tuş 3 bir şeyler. Abi bir anda Şey oldu böyle. Diğer karakterle bizim karakter birbirine kitlendi. İleri geri geri geri gitmeye başladılar. Tamam mı böyle. Sonra Zamanla kazandı. Yani Hani şey vardır ya. Bir döverek kazanasın canı biter karşı tarafın. Bir de süre dolar. Süreyle kazandı. Süreyle kazanınca Bu sefer abi Gizli bölüm açıldı. Tamam mı? Gizli bölümde bir hayalet geldi tamam mı? Ben aldım yine. Abi işte bunu dövmek lazım dedi. Ama sen dövemezsin abi ben döveyim bunu. Zaten o noktadan sonra çocuk ele geçiriyor abi. İnvejyon oluyor orada. Sen orada bir anda yanda kalıyorsun yani. Abi sonra Onu da dövdü. Hakikaten baştan başlıyor. Ben bir daha oynamaya başladım. Sonra sonra geldi abi bir daha dedi. Şimdi yine bitmez. Abi çocuk o gün bugündür orada hala oynuyor. Hala. Benim jeton hala devam ediyor. O jeton bir yerlerde hala Oyuna devam ediyor. Adamın orada belki heykeli vardır abi. Abi bu arada Olabilir. Sonsuz hak ve jeton dediniz. Şunu demeden geçemeyeceğim. Biz Cenk'le Altı üniversitede Öğle aralarında gider langırt oynardık. Çok manyak langırt oynardık. Bir gün işte Umut diye bir arkadaş vardı. Dördüncü kimdi hatırlamıyorum. Abi oynarken Umut Birden Gaza geldi ve masayı kaldırdı böyle. Masayı kaldırdığı zaman jetonların olduğu Kap açık kaldı. Ve Umut'la biz birbirimize baktık abi. Elimizi o jeton Çukuruna döktük. Ve böyle yüzlerce jeton alıp gitmiştik. İki yıl boyunca abi oradaki langırta hiç para vermeden oynamıştık. Neyse bu da ayrı bir şerefsizliktir. Yani bu konu uzamış olacak ama Benim orayla ilgili unutamadığım yer yani şey şu. Abi bizim okulda snooker masası vardı ya. Snooker masası vardı. Türkiye'nin ilk snooker masası. Körlik Şeyi vardı alanı. O dandik kafeteryada inanılmaz yani bir snooker masası vardı. İnanılmaz ya. Evet neyse Tekrar dönecek olursak. İşte artık o oyunlar oynadılar. Bir şeyler yaptılar. Evet. Danslar edildi. Yani hoşça vakit geçirdiler ve işte O noktada işte Riley ve Eli AVM'ye giderekten Ve o hiçbir zaman nedenini anlayamadığımız ve Nereden geldiğini bilemediğimiz elektriği Riley'ye açtıktan sonra Yine bütün AVM canlandı ve Yani felekten bir gün geçirdiler yani. Oyunlar oynandı. İşte ne bileyim AV Şeyler gezildi. Mağazalar gezildi vesaire vesaire. Ve işte orada zaten Hatta bir noktasında da Artık o kadar Duygularımız Tapa vurdu ki Riley ile Eli bir ara yine bir öpüştü. Gereksiz. Baya bir gaza geldiler. Baya bir gaza geldiler. Şu an söylemem lazım. Bugün Seda da izliyordu. İşte diziyi benimle beraber. Bir yerde elektrik vardı. Bir yerde yoktu. Bir yerde tekrar geldi Seda. Bu sik... Nerede var? Nerede yok? Artık açıklasana bana dedi. Ben de hiç kimse bilmiyor canım. Onu kimse açıklayamıyor zaten. İşin de güzelliği burada değil mi? Bazı şeyleri de açıklayamayalım. Elektrik Nasıl geliyor mesela acaba? Ve asla bitmeyen kurşunlar. Asla o ammo bitmedi yani. O da ayrı bir şey. Neyse tabi o kadar detaya girmemek lazım da. Ama günün sonunda elektrik birazcık şey. İddialı yani. Evet yani doğru yani. Bu arada şöyle. Dizide şey yok demiyorum. Rasyonel saçmalıklar yok demiyorum. Var. Birkaç yerde daha var. Yani hatta bana kalırsa oralara da geleceğiz birazdan zaten. O zaman ne oluyor? Bu bölümde artık Eli ile Riley öpüştükten sonra Beklenen an geliyor. Yani dediğimiz gibi o AVM'ye ilk girdikleri an biz Bir şeylerin ters gideceğini biliyorduk. Ve ne oluyor? Bir tane Stalker ya da Clicker uyanıyor. Ve bunları kovalamaya başlıyor. Kızlar bir şekilde Clicker'ı Öldürüyorlar. Ama daha sonra ikisi de fark ediyor ki ikisinde darbe almış ve Clicker bunları ısırmış. Yani ikisi de enfekte olmuş durumdalar. Artık ölümle Burun burunlular. Bu sahne benim çok hoşuma gitti. Orada Eli yine gidip sinirden bir şeyleri kırıyor. Riley de diyor ki artık önümüzde iki yol var diyor. Kendimizi öldüreceğiz ya da Romantik bir şekilde sonumuzun gelmesini bekleyeceğiz diyor. İki gün var. Bunu bırakmayacağız. Bunu bırakmak istemiyorum. Sadece bir şey gibi bir şey olabiliyor. 3. seçim ne? Özür dilerim. Özür dilerim. Benim de hoşuma gitti. Ve sonunda şeye karar veriyorlar. Beraber Beklemeye karar veriyorlar. Ki bence de doğru karar. Yani Niye yapsınlar ki? Çünkü kendiniz o durumda kalsanız Ne yapardınız abi? Birbirinizi öldürür müydünüz yoksa bekler miydiniz? Abi şöyle yani orada Eli günün sonunda Riley'yi öldürüyor. Ama şöyle Ama bilmiyorum. Ama şöyle yani. Nasıl bilmiyoruz ya? Şimdi Eli orada şey bilmiyor daha. Eli orada daha Transform olacağını bilmiyor. Immune olduğunu bilmiyor. Immune olduğunu bilmiyor. Immune olduğunu bilmiyor. İkisi de Aşağı yukarı aynı süre içerisinde öleceklerini Tahmin ediyorlar. Aynen orayı boş bırakıyorlar yani. Orada Bir sonuca varmıyoruz yani aslında bu bölümde. Bu bölümde bir sonuca varmıyoruz. Siz beklemeye mi karar verirdiniz yoksa birbirinizi o anda öldürmeye mi karar verirdiniz? Beklerim abi niye öldüreyim ya? Manyak mıyım yani? Sonuna kadar beklerim yani. Bence de. Bir de belki şey var abi diyelim ki Şey oldu. İnfekt Infekt oldun. Sen de Mantara dönüştün. Belki hala bilinç var abi bilmiyoruz ki. Tabi bilmiyoruz. Bir önceki bölüm sen o soruyu sormuş ya o soru çok güzel bir soruydu. Yani enfekte olduğu zaman ne oluyor onlara? Hani içinde ne oluyor? Dizi hep bize şeyi gösteriyor. İnsanlar bu durumda ikilemde kalınca kendilerinin öldürülmesini istediğini gösteriyor. Bence o biraz Garip. O bana da garip geliyor. Doğal Olarak yani Üçgüdüsel olarak Kimse ilk etapta Birbirini Öldürmek, kendini öldürmek istemez yani. Bence. Düşünüyorum. Hep böyle bir survive şeyi vardır ya yani ne bileyim Suyun altına bassan çıkmaya çalışırsın falan Durumu vardır ya yani. Mesela Boğulan bir insan Hani öyle refleksi gösterir yani. Dolayısıyla hani bu bu kadar kolay Zaman hadi Ölü vereyim Durumu biraz Zor gibi geliyor bana. Peki bölümün sonunda ben şimdi hatırlamadığım için soracağım. Tekrar geçmişe dönüyordu. Pardon geleceğe dönüyordu değil mi? Şey'e geliyorduk. Aynen. Joel'in olduğu yere geliyoruz tekrar. Aynen. Abi şöyle günümüze geliyoruz. Dizinin başında Joel diyor ki ya git bana Tommy'yi getir. Çünkü sen bir bok yapamayacaksın falan belli. Falan muhabbeti çekiyor Joel Ellie'ye. Ellie de aslında gitme mailinde yani. Ama işte bu arada işte flashback yaşıyoruz. Riley ile yaşadıklarını görüyoruz vesaire. Hatta en son da Riley ile şöyle bir muhabbetler oluyor ölmeden önce de işte Pes etmeyeceğiz işte sonuna kadar Birlikte olacağız dayanacağız işte ölmeyeceğiz birbirimizi de öldürmeyeceğiz falan falan diye bir muhabbet oluyor. Daha sonra da tekrardan günümüze geliyoruz Ve Joel'in o halini görüyoruz. Bu noktada da Ellie Tommy'e gitmiyor ve hayır diyor tamam Beraberiz. Pes etmeyeceğiz ve ben Diyerekten kendi içinden diyor tabi bu. Dışından demiyor. Diyerekten gitmiyor Tommy'e ve kendisi Dikmeye başlıyor. Joel arkadaşımızı. Peki abi Ellie neden bu kadar bekledik ya abi? Dikmek için. Çünkü bizi ikna etmeleri gerekiyordu. Çünkü bizim ikna olmaya ihtiyacımız vardı. Çünkü diyecektik ki ulan a***** Sen neyini dikiyon? Joel'in karnını diyecektik. Bunu demeyelim diye bak Joel'in karnını diktiriyoruz Ellie'ye ama İşte nedeni de bu. Bak o Riley'yi de yaşadıkları yüzünden böyle hemen gaza gelme dedi bize dizi. Tamam evet böyle bir şey dedi. Gerçekten dedi. Abi Ellie'nin peki 80 yıllık hani böyle pastanmış iğnelerle dikmesi beni acayip sinir etti ya. Adamın bildiğin tetanoz etti. Birincisi öyle ikincisi zaten penisilinli. Ya Allah ne verdiyse Yaraya sokuyor direkt yani. Oraya daha gelmedik ama. Oraya daha gelmedik. Götü falan bir şeyler diyorum. O sıradaki bölümde. Penisilini nereden buldun? Şimdi o zaman 8'e girelim Cenk. Hızlı bir giriş yap. Evet 8'e gidelim. Arkadaşlar bu bölüm Ben yine Özet geçemem. Ama olanları hatırladığım kadarıyla Benim En sevdiğim bölüm olabilir dizideki. Çünkü çok vahşi bir bölüm. Çok post apokriptik bir dünyada insanların ne kadar Vahşileşebileceğini hayatta kalmak için gösteren bir bölüm. Ve kimseye güven olmayacağını da çok güzel Anlatan bir bölüm. Bağnaz Amerikalıların neye dönüştüğünü Anlatan bir bölüm. Birazda İçerisinde. Ben yine Dediğim gibi Bir önceki bölümde güzeldi ama bu bölüm çok güzeldi. Aşırı heyecanlı izlediğimi hatırlıyorum. Ama bir özeti geçersen nelere heyecanlandığımı da hatırlayacağım. Bölümün başında bir tane pederin Bir vaaz verdiğini görüyoruz. Bir tane adam insanlara bir şeyler diyor. Detayı vereyim mi bilmiyorum ama bir kızın babası ölmüş. O kızı Rahatlatmaya çalışıyor. Ve Senin babanı İşte biz Artık buzlar eridiği zaman Gömüceğiz diyor. Adama ne olduğunu biliyoruz değil mi? Hani buzlar eriyince gömeceğiz dedikleri adama ne olduğunu biliyoruz değil mi? Ne yazık ki biliyoruz. Ama bak bu güzel bir soru. Altu sen Bu anda anlamış mıydın? Ben anlamamıştım abi. Adamın ne olduğunu. Ben de anlamamıştım. Bir kere adam zaten Joel'in öldürdüğü adam. Ya zaten Amerika ne kadar ufaksa yine abi denk geldiler. İşte Yani Dünya küçük dediğimiz gibi. Kimse anlar. Ama orada dönüyor oğlum olaylar. Şu an orada dönüyor. Kim belki de Amerika'nın başka bir yerinde Başka bir olay dönüyor. Onu anlatmıyor ki bize. Abi zaten olay pederle başladı ya benim bir Benim bir Canım sıkıldı zaten bölümün başında. Pederle başlayan Bölümlerden ben Çekinirim abi. Çünkü kesin Kesin bir bokluk olacaktır yani. Oldu. O bölümde Ki oldu yani. Orada tabii Buradaki Toplulukta yani bu Peder dediğimiz Arkadaşımızın Olduğu toplulukta Bu adam bir şekilde lider olmuş. Lider yapmışlar. Aslında kendisinin öyle bir İsteği olmadığını falan anlatıyor. Bir noktada zaten bize. Ama Bir şekilde Lider olarak seçilmiş. Neyse bu topluluk Zaten o Grubundan Birileri Joel ve Ellie'ye saldıran Gürük. Dolayısıyla ölen birisi de Zaten birisini öldürüyor Joel. Karşılığında da zaten bıçaklanıyor. O öldürdüğü kişi de Bu grubun bir temsilcisi. Dolayısıyla da zaten şeyle giriyoruz olaya. İşte bu adama Bir Tören yapılıyor. İşte öldüğü için Hatta kızı falan var. Orada böyle bir Duygusal anlar yaşanıyor vesaire vesaire. Ve o adamın da Joel'in öldürdüğü adam olduğunu anlıyoruz. Öyle başlıyoruz. Vaazı nerede veriyordu? Ben hatırlamıyorum. Şeyde miydi? Kafeterya gibi bir yer vardı. Orada veriyordu. Steakhouse abi. Steakhouse. Steakhouse. Daha sonraki sahnelerde Eli artık Yemek bulmak zorunda. Son kalan kuru etinin bir kısmını kendi yiyor. Bir kısmını Joel'e bırakıyor ve dışarı çıkıyor. Büyük kısmını Joel'e bırakıyor. Bak dikkatini çekerim. Fark ettiniz mi bilmiyorum. Kendine ufacık bir parça alıyor. Büyük kısmı Joel'e bırakıp gidiyor. Peki sana şunu soruyorum abi. Döndüğü zaman o Kuru et duruyor muydu durmuyor muydu? Siz ona dikkat ettiniz mi? Bence durmuyor abi. Ben görmedim o. Abi nasıl yedi o adam ölü gibi uyuyor orada ya. Kalkıp böyle yapıp yiyip tekrar mı uyuyor? Abi zaten Herif komadaydı. Çıkıp 500 kişiyi öldürdü yani şimdi O bölüme geleceğiz de. Sadece ya o eti sorgulayana kadar çok şey geliyor zaten önümüzde. O et ya. O zaman şöyle başlayayım ben. Şöyle başlayayım. Joel'imiz zaten komada malum. Konuşamıyor. Hareket edemiyor. Hiçbir şey yapamıyor. Zaten enfekte olmuş durumda. Sonra da elimiz diyor ki yani biz açız. Zaten o et işte bir kısmını bırakıyor ona. Bir kısmını kendi yiyor falan filan. Ondan sonra da işte ben avlanmam lazım diyor ve Eline ilk kez aldığı tüfekle ne yapıyor? Tabii ki bir geyiği vuruyor. Çünkü Çünkü öyle bir elimiz var elimizde hiç. Yani daha silah bile vermiyorduk çocuğa. Geyiği vuruyor yani ve geyiği vurduktan sonra da bu geyik Yaralanıyor aslında ve İleride bir yerde Düşüyor ölüyor. Daha sonra da Yemek arayan peder ve arkadaşları Bu geyiği buluyorlar ve hatta kim vurdu bunu Vesaire gibi bir muhabbet oluyor. O sırada da eli geliyor ve hani işte silahı bunlara doğrultarak Ellerinizi havaya kaldırın işte silahlarınızı bırakın vesaire vesaire diyerekten İlk teması gerçekleştiriyor rahip ve Arkadaşlarıyla. Abi çok cesur hareket değil mi ya? Yani ben mesela uzaktan vurdum. Sonra adamların oraya geldiğini gördüm. Silahlılar da. Ben gitmem abi. Tamam alsınlar dedi. Ben başka bir şey bulmaya çalışacağım derim. Yani süper Bir yaklaşım ama şöyle de bir şey var yani o geyiği de birinin vurduğu belli ya. Adam da zaten ulan kim vurdu lan bunu Durumu yapıyor yani o da. Her türlü arayacaklar yani. Koş adamın yerinde olsam da kimin vurduğunu umursar mısın? Çünkü bela istemezsin yani aslında mantığı. Evet abi. Geliyor şu an. Şey teorisi vardır arkadaşlar. Dark Forest teorisini biliyor musunuz? Hayır. Bu şeyin kitabında var. Çinli adamın kitabı var ya zaten. İkinci kitabının adı Dark Forest. Bu Tree Body Problem. Kitabının ikincisi. Aslında şeyi anlatıyor. Karanlık bir ormanda Her zaman senden daha güçlü bir Apex Predator vardır. Ve senin yerini Belli etmemen gerekir. Yerini belli edersen yem olursun. Her zaman. Gibi bir teori var aslında. Bence burada Herkes ona aykırı davranıyor. Herkes ona aykırı davranıyor o noktada. Ama asıl yapılması gereken ya ben olsam adamların yerinde. Hemen alıp giderim abi. Kim vurdu kim vurdu ile ilgilenmem. Çünkü veya şu da olabilir. Birisi bunu vurduğuna göre Bizden daha gelişmiş durumda Boş verelim Kaçalım. Gidelim diyebilir. Yani hatta onu yapması gerekiyor adamların. Sonra hakikaten o an itibariyle elinde sniper olduğu için onlardan daha gelişmiş biri geliyor gerçekten oraya. Ama o da tabii ki yaşı gereği biraz inferior kalıyor. Ben orada elinin yerinde olsam gitmezdim. Adamların yerinde olsam gitmezdim. Ben orada elinde olsam da oradan fıyardım. Eli de onları o kadar Boş bulmuşken vurması gerekmiyor muydu abi? Tam dediğin teoriden dolayı. İkisini vurması gerekmesi mi? Ama eli çok insancıl ya. Aynen orada da o muhabbet var. Tabii çok insancıl olduğunda sonra tekrar konuşuruz da. Ama şeyi düşünelim. Joel Elinin yerinde Joel olsaydı ne yapardı sizce? Joel bir saniye düşünmezdi. İkisini tek kurşunla vururdu abi. Bence de. Tam bu noktada ne oluyor? Orada bir pazarlık dönüyor. Pazarlık dönüyor aralarında. Eli rahiple ve yanındakilerle bir pazarlığa girişiyor. İşte rahip çok mantıklı bir şey söylüyor. Diyor ki Sen diyor bunu taşıyamazsın. Götüremezsin diyor. Gel diyor beraber götürelim diyor. Bizim oraya gidelim. Sen de gel diyor. O diyor ki hayır götüremezsin diyor. Ben götüreceğim bunu diyor. Uzaklaşın diyor. O sırada Bak diyor köyümüz var diyor. Bir sürü insanlar var. Bir şeye ihtiyacın vardır diyor. O anda tabii ki aklına ilaç geliyor. Yani Joel'ı iyileştirmek için ilaca ihtiyacı oldu. Geliyor. İlaca ihtiyacı da bayağı böyle şeyi fark ediyor orada peder. Aha yani O kadar desperate durumda ki o kadar Acıklı bir şekilde ihtiyacı var ki ben bunu kullanırım diyor peder. Aslında pederin şu ana kadar hiç kötü biri olduğunu düşünmedim ben. Oraya kadarki diyaloglarda her şey çok normal. Bence ilerliyor. Hatta şey diyor git diyor penisinin getir diyor. Bizim dolabımızdan diyor. Yanındaki adam bu Kod mu? Bir şey falan diye böyle bakıyor. Hayır diyor. Hiçbir şey yok diyor. Git penisinin getir diyor. O sırada tabii ki pederin aklında karşısındaki çocuğu kafalamak var. Bir anda otururum. İki sohbet ederim. Ben bunu kafalarım. Diye de düşünüyor adam büyük ihtimalle. Bir de şeyi merak ediyorum. Bu adam acaba mesela Şey öncesinde de peder miydi? Nasıl peder oldu bu adam? Daha önceden peder miydi yoksa şey Kendini peder mi ilan etti daha sonradan? Onu birazcık anlatıyor aslında. Yani daha önce vaiz veriyormuş vesaire. Aslında çok da böyle. Öyle mi? Aynen. Multi İnanışlı bir adam değil gibi anlatıyor. Ama işte daha sonra işte bu olay olduktan sonra İnfeksiyon ve Dünya bu hale geldikten sonra daha çok inanmaya başladım falan falan gibi bir şey söylüyor bir noktada. Ben şeyi anlayamadım burada. Yani mesela tamam hadi Ellie Zaten Acemi, Ruki. Tamam hadi gitti öldüremedi insancıl falan. Ama mesela ötekilerde öyle bir durum yok yani. Ya niye Peder 2 saat muhabbet ediyor ki yani Ellie ile. Kaldı ki yani işte penisinin Veriyim tamam etini yarısını vereyim muhabbetini yapıyorlar. Gidiyor geliyor mesela adam. Adam geldikten sonra Ellie'yi arkadan yakalıyor yani. Vurup orada işini bitirebilir yani. Ama Dur diyor falan işte. Ama işte o biraz insancıl gibi hissettim ben şeyi orada mesela o yüzden. Yani peder Aslında şey Adam bence içten içe iğrenç bir insan ama Bir yandan da Şey değil hani durduk yere birini öldüreyim Cide değil. Ama biri zaten öldüyse o o zaman başka bir şey düşünürüz. Geli bana. Şimdi adam yiyen adamı Adamı da ya. Bence öyle bir adam ki bu. Yani durduk yere birini öldürmez. Ama adam öldüyse O yüzden peder olmasını sorguladım. O yüzden peder olmasını sorguladım. Bu kadar pragmatist olunamaz. Ölünce de hakkını veriyor ama. Maşallah peder. Hakkını veriyor tabii tabii. Steakhouse'da. Steakhouse'da şov yapıyorlar yani. Şov yapıyorlar. Abi burada venison diyorlar. Venison hangi hayvan? Hayvan değil. Bence o bir insanın ismi. Hayır. Değil mi? Hangisi? Duyamadım ben. İnsan yiyorlar ya hani birisinin şeyi sanıyordum ben. Hayır lan venison bir hayvan oğlum. Olur mu? Aaa abi şeymiş ya. Geyik etiymiş direkt. Evet evet geyik. Bilmiyordum. Orada kimse bilmiyor insan yediklerini. Bir tek peder ve yanındaki adam biliyor. O yüzden onu şey diyor hani bu Geyik eti de muhabbeti mi yapıyor? Aynen geyik eti de. Abi çok iyi ya. Ben oradaki insanlar da biliyor insan eti olduğunu sanmıştım abi. Yok hiçbiri bilmiyor abi. Bir tek herif ve yandaki biliyor. Aynen orada löp löp yiyorlar etleri. Tandır şeklinde. Oradaki adamın ismi de de mükemmel ya bu gerçekten. İngilizcemizin yetmediği nokta. Anmak için yedikleri adamın ismi de de. Onun ismini o gün tabelaya asıyorlarmış. Bugün beni de. Bugün de Ahmet'i yiyoruz. Bugün beni de menison var. Hay Allah ya. O zaman şu bölüme geçiyorum. Müsaadenizle. Bu karşılıklı işte alışlar verişlerden sonra bizim elimiz penisinde ulaşıyor. Penisinde ulaşıyor. Aynen ulaşıyor ve ayrılıyorlar orada. Öteki adam da geyiği alıyor. Çünkü fazla insan yedik. Bugün de geyik yiyelim. Dediği için geyiği alıyor ayrılıyorlar. Daha sonra işte hani benim biraz bir önceki kısımda verdiğim spoiler. İşte o penisini adamın yarasına sokmak suretiyle elimiz enjekte ediyor artık nereye enjekte ediyorsa. Allah bilir yani. Ve daha sonra da zaten or peder bir önceki bölümde de diyor ki zaten aslında onları gelip arayacağını biliyor yani. Aslında bunu eli de biliyor. Dolayısıyla da Joel'e hazırlıklı olmasını istediği için işte onu bir an önce iyileştirmek ve bu durumu hazırlamak istiyor. Orada Joel'in inanılmaz iyileşmesi mesela beni birazcık bozdu. Evet katılıyorum. İrrasyonel anlardan biri. Aynen peder arka adamlar da geliyor. 4 kişi 5 kişi. Joel yani gelene kadar bunlar komada zaten. Geldiklerinde de komada. Geldiklerinde de komada. Herhangi bir yaşam belirtisi yok herifte. Neyse işte dikkatini dağıtmak için eli atıyla sağa sola koşturuyor vesaire vesaire. Daha sonra zaten vuruyorlar işte atı indiriyorlar ve eli de yakalıyorlar. Yani eli captured oluyor o noktada. Yani bir tek Joel kaldı. Neyse öteki arkadaşlarımız da arıyorlar arıyorlar arıyorlar ve bir anda orada işte mucizevi bir şekilde iyileşip bir de herkesi öldürüyor yani Joel. O bölüm birazcık aynen o bölüm biraz yani şey oldu yani. Bir sıçrama yaşadık orada gibi. Bence yani evet bütün dizinin en saçma yerlerinden bir tanesiydi. Yani katılıyorum buna. Çünkü dediğin gibi köye o adamlar bunları alıyor. Aramaya geldiklerinde Joel'den gözünü zor açıyordu yani açamıyordu. Yerdeydi. Eli hemen geldi. Şey dedi bıçak bıraktı ona bir tane. Bunu kullan. Geldiklerinde kendini savun. Geldiler buradalar. Tamam hadi bakalım. Abi adam ne ara kalktı ayağa ne ara o bıçağı elini kolunu kaldıracak hale geldi. Orası biraz bana da saçma geldi. Onu bayağı abarttı. Bayağı abarttı birazcık değil mi? 2 kişiyi öldürüyor galiba değil mi orada? 2. 2 kişiyi öldürüyor. Ya bir de şöyle bir şey oldu. Mesela o aslında ona final bölümünde de değineceğim de. Mesela Joel çok böyle duygusuz ya. Ya aslında mesela orada adam tamam bunu arıyorlar ediyorlar ama mesela böyle savunmasız haldeki adamları biraz vahşice öldürüyor Joel. Mesela biraz sert yani orada. Kendini korumaktan ziyade işte adamı bağlıyor. Mesela öteki adamın yerini söylüyor. Nerede olduğunu soruyor. Çünkü elini bulmak istiyor. Elinin yerini söylemesine rağmen işte diz kapağını bıçaklıyor. Boğazını kesiyor falan falan gibi bir şeyler var. Abi Joel survivalist. Acayip bir survivalist adam. Ama mesela o benim hoşuma gitti yani böyle daha gerçekçi geldi yani. Süper. Ben gitmedi diyorsun sandım. Hoşuma gitti orası çünkü yani böyle hani çok böyle o noktada daha böyle duygusal işte hani sonuca ulaşmak için adam yapması gerektiğini düşündüğü şeyi yapıyor ya. Ve böyle birazcık da böyle vahşi o mesela bana şey geldi yani daha doğal geldi. Evet evet yani bu dizi, bu bölümde işte vahşi zaten çok hoşlanacağımız vahşi olaylar var. Mesela insan yiyorlar falan bayağı hoş. Yok ama sana yüzde yüz katılıyorum. Ben daha bir şey. Joel'in oradaki o survival yani hayatta kalmak için yapması gerekeni düşünmeden yapması benim de çok hoşuma gitti. Evet evet o güzel. Bir de o eti var ya o Frank'e vereceksin. Üff ne pişirir onu. Frank mi? Üçücümündeki herif. Kimdi lan? Orada mesela birazcık onu düşündüm yani. Frank pişirir abi. Bu insan dedim Frank de olsa var ya dedim bunu muhteşem bir Bu insan. Menison. Menison. Muhteşem bir servisle sunardı dedim yani. Sonunda şey oluyordu galiba değil mi? Eli bir şekilde kurtuluyordu bunların elinden. Böyle bir şey hatırlıyorum. Osteokausun yandığını hatırlıyorum falan. Evet süper hatırladım. Orada şöyle oluyor. Bu bizim rahibimiz Eli'yi capture ediyor. Şeye böyle bir hapishane gibi bir şeye. Ve diyor ki işte gel bize katıl. Siktir et ne yapacaksın Joel'i falan. Bak burada yaşıyoruz. Mis gibi insan steak yiyoruz falan. Demiyor tabii. Ama hani işte grubunuza katıl işte şey ol bizden biri ol. Beraber survive edelim vesaire vesaire diyor. İşte zaten ben onu çok anlamadım. Ya niye adam o kadar gruba katmak istiyor zaten yani bayağı adamınız var ya. O Eli'ye mi katılıyor? Ne aldın amına koyayım? Dedirtiyor bana o sıralarda. Zeki insana ihtiyacı var ama. Zeki insana ihtiyacı var. Muhtemelen ona bağlanmak oluyor. Diye düşünelim. Daha sonra bu da işte zorluyor yani. İşte gel bize katıl vesaire vesaire falan diyor. Zaten o noktada Eli anlıyor. Orada yerde kulak görerek anlıyor. Ben onu soracaktım tam nasıl anlıyordu? Hatırlayamadım. Abi yerde bir tane kulak görüp anlıyor. Ama ben kaçırmış da olabilirim. O kulağı görüp de nasıl anladığı kısmını belki Soner yakalamıştır. Yine aynı şey ya. Kulağı görünce insanları kestiğini anlıyor. Ama benim bu sahnede anlamadığım tek şey yani zeki insana ihtiyacı var tamam da yani Eli'nin zeki bir insan olduğunu ya da her şeyi değiştireceğini bu adam nereden anlıyor? Abi anlarsın. Anlarsın. Şimdi bir yanındaki adamlara bak. Bir yanındaki adamlara bak. Bir de Eli'ye bak. Bence zeki olduğunu anlamak için çok fazla düşünmeye gerek yok. O iki insan özellikle o aptallarla bir sene geçirdikten sonra 15 dakikada zeki insanın nasıl olacağını anlarım yani. Yani hadi diyelim öyle de. Ben anlarım. Ben anlarım. Abi peder açısından bakarsan ne kadar salak olsa o kadar iyi değil mi yani? O da var. Hani günümüzde de böyle değil mi biraz bu iş? Ama bir tane de bir tane de ararsın yanında ya böyle hani bir tane de böyle aramaz mısın? Peder de olsan çok dark bir adam insan bile iyi olsan insan bile iyi olsan bir tane bir akıllı bir adam ararsın ya yanında gün sonunda bir of bu salaklar da falan diyeceğin bir çekiştireceğin birbirini ararsın ya. Abi Eli yerdeki kulaktan adam yediklerini nasıl anladı? Onu ben de anlamadım. İşte çok zeki. Çok zeki. Öyle mi zeki ki? Lanet olası kız. Çok zeki. Ya ben atlamış da olabilirim yani. Biliyorsanız söyleyin yani. Yerde kulak görüyor. Allah belanızı versin falan yapıyor orada. Baba nasıl anladım? Ben anlamadım yani. Belki de yediklerini anlamamıştır da kesiyor hani. Yine de yerde kulak hoş bir görüntü değil yani. Yani a***** yediniz kulağı mı bıraktınız yani? Kıkırdak ağzıma gelince hoşuma gidiyor. Midem bulanıyor kıkırdak gelince deyip. Yani o da bir Hay Allah neyse tamam. Olabilir diyeceğiz herhalde. Neyse. Sonra eli bir şekilde zekasını göstererek kaçıyor oradan. Doğru mu? O kadar kolay olmuyor. Ne oluyor? İlk başta pederin parmağını kırıyor. Çok yakınlaşıyor falan filan ona. Parmağını kırdıktan sonra peder çok sinirleniyor. Dur bir saniye. Çok özür dilerim. Önce yanındaki adamı öldürüyor. Onu unuttuk. Yok öldürmedi daha. Öldürdü. Önce öldürdü. Sonra onu soktu. Diye hatırlıyorum ben. Pederin parmağını kırınca peder o aptal adamlardan bir tanesini getiriyor. Onlar Eli'yi alıp İşte o mezbah gibi olan yerde bir tane masayı yatırıyorlar. Daha sonra eli diyor ki artık bakıyor kaçış yok. Peder çünkü eline satır alıyor. Diyor ki ben infected'ım. Seni de yaraladım. Sen de infected oldun diyor. Daha sonra kolunu açıyor. Peder kolunun yaralı olduğunu görünce Satırı o sırada bırakıyor. Eli de oradan alıp Adama saplıyor. Adam ölüyor. Peder bu dakikadan sonra işte eli kaçmaya başlıyor. Peder de onu kovalamaya başlıyor. Bundan sonra artık bir Kedi fare Muhabbetine dönüyor olay. Aynen. Ben yanlış hatırlamışım. İşte ondan sonra zaten bunlar one on one kalıyorlar. İşte elindeki o odun parçasını atıyor vesaire. Ondan sonra perdeler tutuşuyor. Bütün mekan yanmaya başlıyor. Tabii ki hiç kimse involmuyor ve Karışmıyor bu dövüşe. Orada benim anlamadığım şey oydu doğru bak. Nerede bu insanlar abi? Yok abi kimse karışmıyor. Steakhouse niye boş? Yemek saati değil. Oğlum hep oradalar lan. Bütün bölüm öyleydi. Aynen. Kimse gelmiyor ve o sırada da zaten Elimiz cinnet getiriyor yani. Bu sırada ve pederi 8500 bıçak darbesi ile parçalıyor. Peki mesela sizce Orada Ellie Cinnet geçirip parçalamasaydı da Joel gelip Ellie'yi kurtarsaydı Daha mı iyi olurdu? Daha iyi bir hikaye anlatımı mı olurdu? Yoksa Bu şekilde daha mı iyiydi sizce? İşte burada artık ilk defa Ellie Tek başına bir sorunu çözmüş oluyor. O yüzden daha iyi bir Hikaye oldu. Bence de öyle. Çünkü ben açıkçası biraz böyle şey olmuştu. Of ya şimdi Joel gelip bir de Zaten yeni iyileşti. Bir de gelip şimdi Ellie'yi kurtaracak. İyice klişe olacak diye biraz gerilmiştim. Rahatsız olmuştum. Kendi çözünce biraz rahatladım. Aslında dediğinde çok haklısın. Bizim için bir twist oldu. Şey oldu yani bu hani Beklediğimizin tersi bir şey oldu. Ben bütün bölüm boyunca Joel'in gelip kurtarmasını bekledim. Ama olmadı. Ya o tip şeyler güzel oldu. Mesela ben Gider Tommy'i çağırır Öyle kurtarır diyordum Joel'i de. Hani o da öyle olmadı. O tip Detaylar güzeldi bence. Bence şey güzel abi. Karakterlerin Verdiği kararlar Genelde Şey böyle hani Bir insan böyle düşünür Diyeceğin tipte. Yani Şeyin rahatsızlığı duymuyorsun. Herkes de bu kadar mı gerizekalı arkadaşım Rahatsızlığı duymayacağın cinsden bir Şeyi var yani. İlerleyiş var dizide. Benim o hoşuma gitti. Ama o Ellie'nin David'i öldürdüğü sahne efsaneydi abi. Dizinin bence en güzel sahnesiydi. Evet evet güzeldi o abi. Ya o cinneti o kız çok iyi oynamış abi. Kızın hakkını vermek lazım. Mükemmel de olsa. Sahnedeki performansı. Evet güzeldi. Gerçekten öyle bir manyak bir tip herhalde abi. Yoksa bu rolü o yaşta birisi o kadar güzel oynayamaz. Olabilir. Bayağı şey zaten bence Kız çok iyi oynuyor. Ben açıkçası şey Joel ile ilişkisinin gelişiminde Duygusal Anlarda da O his bana geçti yani tüylerim diken diken oldu. Mesela o sahnede de tüylerim diken diken oldu. Evet. Ne kadar iyi bir film yaparsan yap, dizi yaparsan yap. Oyuncun abi onu sana hissettiremiyorsa Hiç bir boka yaramıyor. Aynen. Bana sorarsan bu dizinin En önemli şeylerinden bir tanesi. Zaten Pedro Pascal zaten çok iyi abi. Bu kız da çok iyi. Kız şeyin hakkını vermiş. Evet Karakter oyundaki karaktere hiç benzemeyen bir kız oynatıyoruz. Ama Bunu da daha iyi oynayacak kimse yokun hakkını vermiş. Evet evet doğru. Abi bununla ilgili bir bilgi vereyim. Çok kısa. Oyunda Ellie oynayan Ellie'yi seslendiren Kadının Karakterine en yakın karakteri seçmişler. Tipine bakmadan Casting sırasında ve o bu kızmış. Ve oyunda Ellie'yi seslendiren karakter Neyse ufak bir şeydi. Ama bölümün en bomba noktası şuydu. Pedro Pascal yani Joel Geliyor. Ellie o Cinayeti işledikten sonra ya David'i öldürdükten sonra Arkadan sarılıyor. Her şey bitti. Hiçbir sıkıntı yok. Kızım mı diyor. Baby girl mı diyor. Öyle bir şey diyor. Abi o sahnede çok duygusallığı. Artık orada direkt Baba kız oldular yani. Evet aynen öyle. Zaten buluşmalarıyla bitiyor zaten bu bölümde. Tekrardan kavuşuyorlar yani. Ve son bölüme geçiyoruz sanırım artık. Bu bölüm Ellie'nin Doğumuna gidiyoruz. Yanlış hatırlamıyorsam değil mi? Doğru değil mi? Ellie'nin doğumuna gidiyoruz. Yine böyle bir flashback yaşıyoruz. Ve bir sahne ile açılış oluyor. Bu sahnede de ne oluyor? İşte bir hamile bir kadın Böyle bir Boş ova gibi bir yerde Koşuyor. Bir şeyden kaçıyor belli ki. Ve orada Bir ev var. Ve bu eve Sığınaraktan Böyle panik bir halde Yüz kata çıkıyor. Sığınıyor. Kapıyı kapatıyor vesaire. Ama son derecede hamile yani. Belli ki. Kendisini bomboş o bir odaya kapatıyor. Ve bu odada da Aslında bir yandan Aslında doğuma başlıyor. Bir yandan da işte Kaçmakta olduğu Mantarımsı arkadaşımızdan Saklanmaya çalışıyor. Bu şekilde başlıyor bu bölüm. Doğruyum değil mi? Çok doğrusun. Peki Ben öncelikle şey O sahnenin karanlığını çok beğendim. Böyle bir Başka bir yere götürüyor bizi. Daha karanlık bir Yere götürüyor. Ben biraz böyle Mistikte buldum. Ama tabii ki Sahneyi görür görmez de şeyi anladım. Bu Ellie'nin annesini anladım. Bilmiyorum siz de Aynı hisse kapıldınız mı? Ve o anda tabii ki şeyi de anladım. Bu yüzden Ellie Demek ki Aslında immune Anladım. Yani bilmiyorum Siz de Aynı şeyi hemen Uyandı mı? Aynı şeyi hissettim. Daha sonra dediğin gibi domuz annesinde Artık Ellie bu yüzden İşte Bağışıklığı Varmış Muhabbetini hissediyorsun. Ellie'nin annesi doğumu yapıyor ve orada top keki Kafasına bıçak sokarak öldürüyor. Şimdi Burada benim En diziyle ilgili Rahatsız olduğum Yere geliyoruz. Şimdi çocuğu Almaya geliyor. Kim geliyor? Marlin Marlin geliyor. 15 senede beraberleşmiş Marlin ile. Bunu da biliyoruz. Burada da bir Şey var. Marlin kızın geçmişini çok iyi biliyor. Nerede doğduğunu nasıl doğduğunu bilmem ne falan her şeyi biliyor. Kızın ısırıldıktan sonra Bağışıklığı olduğunu da öğreniyor. Marlin Arkadaşımız Doğru mu? Yani sonuçta kızın ısırıldığını biliyor. Bağışıklığı olduğunu da biliyor. Daha sonrasında. Şimdi o noktada Şöyle bir soru işareti bende oluşuyor. Noktaları birleştirmesi lazım Marlin'in. Aa annesi hamileydi. Hamileyken ısırıldı. Sonra doğumu yaptı. Ve Doğumu yaptı. Doğurduğu kız Bağışıklıklı doğdu. Abi onu Marlin bilmiyor ya. Bence. Nasıl bilmiyor? Bilmiyor çünkü şöyle Bu işte Annesi her kimse işte o. Böyle bir boğuşuyor o yaratıkla. Ve daha sonra O yaratığı öldürüyor. O sırada da bakıyor ki doğurmuş. O da Tanrı'nın bir mucizesi. Mucizesi tabii diyoruz oraya. Ama o sırada doğurmuş. Sonra bacağına bakıyor ve ısırılmış olduğunu görüyor. Daha sonra da o kordonu kesiyor. Marlin geldiği zaman ama Marlin'e yalan söylüyor. Diyor ki Bu diyor aslında. Önce kestim diyor. Evet önce kestim. Aynen. Önce kestim evet. Yani ısırılmadan önce bu doğdu. Yani ısırıldıktan sonra olmadı diyor. Onu öldürmemesi için yani çocuğu da öldürmemesi için. Aynen. Ama o noktada abi noktaları birleştirmesi gerekiyordu Marlin'in. Yani aaa ulan bu demek ki orada Önce kesmemiş. Yani bu kız Bu kız Tesadüf mü oğlum bunun Bağışıklığı olması yani Bilmiyorum ben olsam Marlin Anında Noktaları birleştirirdim. Yani derdim ki Ben bunu Bu şekilde aldım. Bu kızı Öncesinde kestiğini söylemişti. Çok büyük ihtimalle öncesinde kesmemiş. Ve bu Onun bağışıklıklı doğmasına sebep olmuş. Ve bu replikate edilebilir bir durum. Çoğaltılabilir bir durum. Yani denenecek bir durum bu. Kontrolünü deney yaparsın. Vallahi öyle bir durumdasın ki. Böyle bir şey varsa Şey yaparsın hemen Bir tane Hamile insanlar var. Yani insanlar hamile kalıyor. Hala. Yeni çocuklar doğuyor falan filan. Bir tane hamileyi Gerçekten Tam doğum esnasında ısırttırırsın. Sonra Bunu yapabilirsin abi. Ama abi o bilgi yok ki Marlin de yok o bilgi ya. Abi var artık şeyden sonra var. Yok abi. Ya diyor ki ben zaten beni ısırmadan önce ben doğurduydum. Sıkıntı yok. Yürü be oğlum falan diyor ki. Kız yani Eli. Sonra ısırılıyor zaten. Eli abi Riley'nin mevzusunda ısırılıyor. O zamana kadar Eli de bir ısırık yok. Immune olduğunu hiç kimse bile bilmiyor. Senin bilgisi yok yani. Ona da okuyayım. O yüzden diyorum. Isırıldıktan sonra Eli ısırıldığı anda ve ölmediği ve bağışıklığının anlaşıldığı anda ki anlaşılıyor Marlin de biliyor bunu. Onun olduğu anda noktaları birleştirmesi lazım abi Marlin'in. Yani ki bütün onlara liderlik yapan Dolayısıyla zeki olduğu düşünülen Marlin'in Bu yaşandığı anda şunu söylüyor olması lazım. Aaa ben bunu aldığımda bana önceden Kestiğini söylemiştin. Ama demek ki önceden kesmemiş. Ama onu nereden bilecek ki abi? Abi ama bu bir çıkarım yani. Veya şunu der. Kesmemiş olabilir. Bizim bunu denememiz lazım. Hayır şöyle çünkü Marlin Yani şöyle düşünüyor. Zaten ısırılmadan önce Eli'yi kurtarmıştı. Dolayısıyla Eli'nin hiç enfekte olduğu bilgisi yok. Ama onu görmedi. Ama onu görmedi. Ama Karın öyle söyledi. Ama Karın öyle söyledi de. Çocuğunu korumak için tabii ki öyle söyleyecek ve sen onu biliyorsun yani. Ama bak ben bu hikayeyi şöyle okudum abi. Marlin giriyor. Ana'ydı galiba. Ana diyor ki işte bak ben bunu Doğurduktan ve kordonu kestikten sonra beni ısırdılar. O yüzden onu emzirmedim. Al bunu al. Başkasına ver diyor. Birincisi burada Marlin'e sen buna bak demiyor. Çünkü Marlin'in Bir asker ya da vahşi bir şey olduğunu bildiği için Kızı alıp Daha güvenli birisine vermesini istiyor. Ve burada aslında Marlin'e Bu sahneyi tekrar geri aldım. Marlin'e söylerken Hani artık uzatma bak biz iyi arkadaşız bana güven ve bu kızı al başka yere götür diyor. Kızı alıp başka yere götürüyor. Askeri okula veriyor. Bakıyor kız gerçekten Mantara dönüşmediği için de tamam bu kızda bir şey yok diyor. Ama Marlin Her zaman Ellie'yi gözetim altında tutuyor. Bunu şuradan anlıyoruz. Riley ile olan bölümde Riley diyor ki Marlin beni alıp buraya koydu diyor. Biz buradan anlıyoruz ki Ellie hala Marlin'in gözetimi altında. Daha sonra Riley öldükten sonra muhtemelen Marlin anlıyor ki Bak işte bu kız da orada ısırılmış olabilir bir şekilde muhtemelen vücudunda falan bakıyor. Ve onun Bağışıklığı olduğunu anlıyor. Ama Cenk'in dediği noktada işte şöyle bir şey Bu arada benim anladığım kadarıyla abi Dediğin nokta güzel bir nokta aslında. Marlin bir bilim insanı falan olmadığı için de Böyle bir deneyi yapma gibi bir Refleks oluşmuyor onda. Öyle bir akıl yürütemiyor. Yani normalde bir Başka hani Bilimsel Konularla bu konuları Çözmeye çalışan biri olsaydı bu deneyi yapmak aklına gelebilirdi. Abi ama Ya mesela Bu durumu Bilim adamları da var ya hani söylüyor doktorlarımız var diyor. Onlara da söylemez misin? Bak ben bu çocuğu Şu durumda buldum. Tamam mı? Annesi bunu doğurduğu anda Aynı zamanda ısırıldı. Önceden ısırıldığını söyledi ama Olmayabilir. Çocuğunu korumak için söylemiş de olabilir bunu. Evet. Ben bunu mesela bilim adamına söylerim. Bilim adamı da Ha o zaman Ben bunu direkt beynini çıkarayım demez yani. Tamam mı? Başka bir kontrollü deneye yönelir. Bilmiyorum yani. Korteksini alıverelim hemen o zaman da kendimize gelelim. Peki sana şeyi sorayım Cenk. Mesela senin En yakın arkadaşının Çocuğu bu durumda olsa sen bilim insanlarına daha mı idin? Böyle bir şey oldu diye. Ya da onu korumaya mı çalışırdın? Ben zaten kesin Korumaya çalışırdım. Yani ben Ama bu korumaya çalışmıyor. Pardon Marlin. Bu Marlin korumaya çalışmıyor. Marlin Kesinlikle Şeyi daha çok umursuyor. Yani insanlığın devam etmesine, kurtuluşunu daha çok umursuyor bu durumdan. Ben kendimi biliyorsam Tabii ki benimki salaklık bu arada ama O bir kişinin kurtulması benim için daha önemli olurdu kesin o anda. Çünkü onu tanıyorum ve seviyorum mesela değil mi? Bölüm sonunu düşünce dediğin şey mantıklı. Orada bir şey var. Ama Marlin olsam yine de şunu da yapardım. O noktadan sonra Hah yani Bu ısırıldı ve Bağışıklığı var. Demek ki Anna bana yalan söylemiş. Biz bunu bir deneyelim derdim abi. Yani bunun için bilim adamı olmama da gerek yok. Bu arada Atladık arayı. O yüzden şimdi anlatalım Neler olduğunu bence. Şimdi ne olmuştu? Joel ile Yola çıktılar. Marlin'in yanına gittiğini galiba bilmiyorlar ama Fireflies'in oraya mı gidiyorlar? İşte söyledikleri yere Ulaştırmaya çalışıyor Ellie. Ama ikisi de Tabii ki beklentisi nedir? Ellie'den kan alacaklar. Bir şey alacaklar ve Onu kullanarak bir şekilde panzehir üretip Bu pandemiyi bitirecekler. Aslında beklenen bu. Orada işte yolda bu arada bağları iyice kuvvetleniyor. Birbirleriyle çok bence Daha değerli diyaloglara giriyorlar. İşte Kızını nasıl kaybettiğini biraz galiba anlatıyordu diye hatırlıyorum. Evet evet. Orada hatta Başındaki yarını neden Ben olduğunu da anlatıyor. Sara öldükten sonra işte intihar etmeye çalışmış ama aslında kendisi Bir mis yapmış aslında. Tam vuramamış. Kendini durumunu da anlatıyor. Orada böyle iyice artık Joel orada şeyden bahsediyor aslında. Yani aslında yaralarını iyileştirenin Ellie olduğunu Ellie'ye söylüyor. Yani onu ona hissettiriyor. Yani sen olduğun için ben aslında şu an Survive etmek gücünü buluyorum Diye Ellie'ye de söylüyor onu. Evet evet doğru. Baya güzel sahneydi bu arada. İyi de evet. Baya iyi de. Bana inandırıcı geldi yani. Diyalogla en azından. Ve sonra şeye geliyorlar. Hakikaten o Ellie'yi getireceği yere geliyorlar. Beraber. Firefly'ı buluyorlar yani. Firefly'ı buluyorlar. Geliyorlar şey de orada. Marlin de orada. Yanlış hatırlamıyorsam. Evet ama Firefly'ı buldukları sahne çok güzel. Riley'nin bombalarını görüyorlardı o 7. bölümde. O bombalardan birisi geliyor. Ben orada Firefly olduğunu anladım. Ve abi adamın kafasının dipçiği nasıl vuruyorlar. Ooo evet. Doğru doğru. Şeyi bayıltıyorlar. Doğru ben onu unutmuşum. Joel'i bayıltıyorlar değil mi? Joel bir de orada bitkisel hayatı giriyor abi. O dipçik şeyle. Adam yaşamadık şey kalmıyor. Zaten koma dahi yeni çıkmıştı. Aynen. Adam kah komada kah bitkisel hayatta. Zaten 4 bölüm öyle Yatalak olarak geçiriyor herif yani. Bir bölümü zaten Riley'yle hikayesiyle yedik. Bir bölümü de şeyle Frank'in hikayesiyle yedik. Aynen. Sonra şeyle devam ediyor değil mi bölüm? Pedro Pascal uyanıyor. Uyanıyor ve işte orada Marley'le karşılaşıyor ve Marley'le bir konuşma yapıyorlar. Tabii ki doğal olarak Pedro Pascal hani ilk refleks olarak işte Ellie nerede diyor. O sırada da Marley'in olayı anlatıyor. Ellie şu anda çok iyi işte en ufak bir sıyrığı bile yok. Şu anda ameliyathanede diyor. Lan ne ameliyathanesi lan manyak mısınız diyor Joel. O da o noktada anlatıyor işte Ellie'nin bir immuni olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla işte orada işte kortisepsinden bir parça alacağız çünkü ruh hastasıyız biz diyor ve lobotomiyoistazi. Ruh hastası olduğumuz için beyninden bir parça alıp insanlara bunu enjekte edebilecek mi diye bakacağız diyor. O sınırlı. Elimizde bir tane örnek var. Elimizde bir tane örnek var. Ve onu da bu şekilde halledeceğiz diyorlar yani. Onu da öldürmek suretiyle. En sonunda da beynini blender'a koyup içeceğiz. Ne kadar çok işi içirirsek. Ama harbiden böyle abi yani olay böyle gelişiyor yani. Aşırı saçma. Ve bunu ona söylemesi de saçma orada yani. Gerçi şeyi bilmiyor. İnanılmaz. O ikisinin yakınlaştığını bilmiyor. Hani öyle bir. Ki Joel'den özellikle öyle bir hiç bir beklentisi yok. Tabii tabii aynen. O yüzden hani olabilir ama şey gibi biraz hani kötü adamın filmin sonunda planını anlatması gibi bir şey. Bir klişe vardır ya çok salakça. Biraz onun gibi geldi bana orası. O hoşuma gitti. Evet evet doğru söylüyorsun. Tam öyleydi. Ve şey. Orada tabii ki Joel deliriyor. Değil mi? Aynen. Orada Joel. Joel'e diyor ki Marlin. Tamam diyor. Bu iş bitti artık. Yani böyle boşuna lagaluga yapma. Sen işte bu iki arkadaşımız. Bu iki arkadaşımız seni ... için yanında eşlikçi olacak diyor. Ve çıkacaksın işte. Bak sana bu bıçağı da vereceğiz. Artık ne yapacaksa o bıçak detayını da anlamadım ben. Elinin bıçağını adama veriyor ya ne yapacak? Götü *** ... o bıçağı. Onu da anlamadım da. Neyse işte. O bıçağı da veriyor ona. Tamam bu adamı bırakın. Bırakın bu adamı. Allah'ın unuttuğu yere. Bir işte şey gösterirse direnç gösterirse de vurun onu falan diyor. Ama tabii ki ne yapıyor? Oraya giden sahneye de şey çok komik değil mi abi? Bakıyorlar işte. Joel tabelalara bakıyor. Pediatrik surgery katını buluyor. Daha sonra aşağı inerken nedense asansör değil de merdivenle iniyorlar. Abi ya... Elektrik yok. Küfür ettirtiyorlar bana. Abi şimdi çocuk diye illa pediatrik şeyde mi yapacağım? Terk edilmiş hastanede ya. Ona ben de sinir oldum. Düşünmedik mi yani? Düşündük. Abi bütün hastane boş zaten. Ya illa çocuk diye 16 yaş altı pediatrik bölümüne... Bu nasıl bir adanmışlık yani anladın mı? O biraz garip geldi bana yani. Ama bak şeyi çok sevdim. Şey kısmı acayip hoşuma gitti. Yani o beni etkiledi yani. Orada mesela Joel işte Rambo modunu alıp hepsini öldürüyor ya. Aslında görece olarak o adamların hepsi aslında masum yani. Hepsi. Mesela bu detay benim acayip hoşuma gitti yani. Çünkü genelde işte şey ya işte ne bileyim işte hani onlarda işte iyi insanlar etik işte iyi insanı öldürmeyiz falan. Bağlayalım. Gibi şey yok yani orada. Adam orada tamamen yani orada bencil davranıyor ve Ellie'yi kurtarmak istiyor ve orada yoluna çıkan herkesi öldürüyor yani. Aslında o adamların hiçbir kötü değil yani. Bencil de davranmıyor aslında. Yani sevdiği birini kurtarmak için yapması gerekeni yapıyor adam. Evet. O mesela çok hoşuma gitti benim ya. Yani genelde böyle hani etiğe bağlarlar ya. Hani onun yani farklı bir türden de kurtarabilirlerdi onu ama öyle yapmadılar ve adam yani içinden geçti hepsinin ve dediğim gibi yani görece olarak aslında düşman olmayan bir grubu orada harcadı herif yani. Hepsini öldürdü falan. Kesinlikle bir Netflix dizisi değil. Kesinlikle bir Netflix dizisi değil abi bu yani. Ben mesela bir Netflix dizisinde bu olmuyor. Genelde yani dediğin gibi illa etik bir şey olmak zorunda orada. Yani ana karakter etik dışı bir şey yapmamalı falan gibi bir şey var orada. Mesela bunda öyle bir şey yok. O benim de çok hoşuma gitti. Hatta en sonu en sonda öldürdüğü karakter o sahne iyice hoşuma gitti. Hatta oraya da gelebilirim. Yani ne yapıyor Jörel? Şeyi alıyor, kurtarıyor. Ellie'yi alıyor. Sonra Ellie'yle beraber aşağı doğru iniyor. Garaja geliyorlar. Tam o sırada şey geliyor. Kucağındayken Ellie. Marlene geliyor. Değil mi? O sahne biraz şey gibi aslında. Kucağında kendi kızı olduğu sahne vardı ya. Biraz onun gibi bir an. Tam o. Ve orada gözünü kırpmadan Marlene'i vuruyor. Önce Marlene yerde yatıyor. Ve şey yani ölmüyor. Marlene önce. Orada ama gidip tekrar kafasına BAM diye bir tane daha sıkıyor. Jörel. Mesela o bir Netflix dizisinde hayatta olmaz. O ikinciyi sıkmaz. Buradan BAM diye kafasına sıkıp öldüğünden emin oluyor yani. Abi Jörel'in direkt bu hani nasıl diyeyim? To the point hani direkt hedefe gidip onu anında öldürmesi mükemmel. Mesela doktor da öyle öldürüyor. Doktor bir şey yok kızı anlamazsın diyor. Şlak. Sen kimsin lan? Aynen ben de aynı şeyi söyleyecektim. Direkt doktoru kafadan vuruyor falan mesela. Herif sadece doktor aslında. Ya oradaki vahşilik böyle çok duygusal bir şekilde oluyor ya. Yani mesela şeye olmadım yani hiç. İrrit olmadım ben yani. Kimse öldürmez sana. Mesela orada hemşireleri öldürmedi. Ben onu da anlamadım. Çünkü onlar hani karşı koymaya çalışmadı mı? Aynen. Karşı koyanı öldürdü sadece. Abi oyunu oynasam anlardın. Şöyle bir şey var oyunda. En değerli şeylerden biri mermi. Burada sınırsız. Ama oyunda değil. Oyunda o kadar sınırlı ki o mermi anlatamam sana yani. O yüzden burada da bence Onları öldürmemesinin yegane sebebi mermi sayısı olabilir. Yani aslında Marlene öldüğünü biz en son öğreniyoruz. Aynen öyle miydi? Öyleydi. Çünkü ne yapıyor? Zaten Ellie'yi alıyor kucağına. Götürüyor ve arabaya koyuyor ve gidiyorlar. Daha sonra işte Ellie işte Kafa bir dünya bir şekilde uyanıyor. Ve ne oldu ne bitti falan. Ne yapıyoruz lan biz neredeyiz falan diyor. Ve o noktada mesela şey oluyor işte Joel aslında yalan söylüyor yani Ellie'ye. Diyor ki İşler kötü gitti. İşte aslında senin gibi bir sürü Immune hasta varmış. Sen tek değilsin gaza gelme. O sırada zaten işte bir isyancı baskını oldu ve işte bir sürü insan öldü falan. Ben seni güç bela oradan kurtardım diyerek yalan söylüyor yani. Aslında burada da O Ellie Joel'in Yaşam Nedeni gibi bir şeye dönüştüğü için Onu bozmak istemiyor yani. Hani o ilişki, Artık onun için çok çok önemli bir noktada. Öyle olduğu için de Ellie'ye yalan söylüyor. Hatta Ellie de En sonda diyor ki yani bu Firefly'larla ilgili dediğin şey doğru değil mi diyor. O da Evet diyerek yine yalan söylüyor. Bu arada Marlene de ona şey diyor. Ellie'ye de sorsak Bunu yapmamızı isterdi. Biliyorsun değil mi diyor. Ama sormuyorlar. Ama sormuyorlar bu arada. Tabii çünkü Marlene ölüyor orada. Aynen yani. Ellie'ye de sorsak bunu isterdi diyor. O zaman sorsaydın da. Sordunuz mu? Mesela yani bilmiyorum. İlkalırken değil mi? İlkalırken. Ellie biliyor muydu mesela öldürüleceğini? Tabii tabii bilmiyordu. Bilmiyordu yani. Aynen öyle. Dolayısıyla Madem öyle sorsaydınız o da kendi karar verseydi. Evet tamam yapın beni öldürün. Ve Joel de görseydi evet bunu istiyor. O zaman o da karışmazdı büyük ihtimalle. Ama işte Yani gör ki Kimse Doğru etiket Seviyesinde davranmadığı için Şöyle bir dilem var şimdi. Bu da ortaya çıkıyor. Bizim Ellie doğrucu Davut bir insan. Ve bir noktada Joel'in yalan söylediğini anlarsa ki anlayacak. Kinnet yani aynen. Zaten onu anlayalım diye burada biz de teyit ettiler ki bakın Söylüyoruz burada. Sonra bunu biz vurgulayacağız. Unutmayın diye zaten Buraya döneceğiz. Olayın üzerinde durmuşlar. Aynen. Buraya döneceğiz demişler yani resmen. O zaman da şimdi Şey oluyor yani Joel ile Ellie'nin İlişkisinin Tekrar bir bozulacağının sinyalini almış oluyoruz. Beni o biraz huzursuz etti. Ama eğer sadece devam ederseniz Bir şey bulabilirsin. Belki de bu senin için değil. Söylediğin her şey Söylediğin her şey doğru. Söyledim. Geçen bölüm şeyi konuşmuştuk abi. Henry Sam'e karşı inanılmaz dürüsttü. Her şeyi patır patır patır patır söylüyordu. Biz hatta konuşmuştuk yani insanlar aslında kendinden ufakları Ölüm kalım durumunda bu kadar dürüst olmaz. Hani bununla ilgili ne düşünüyoruz muhabbeti yapmıştık. Burada işte Joel aslında doğrusunu yapıyor. Ne olacak ilerleyen bölümlerde işte Amy bunu öğrenecek Ellie bunu öğrenecek ve Henry'e karşı tutum alacak. Muhtemelen Firefly'a katılacak. Ben direkt buradan bunu Joel'e karşı Ya da hissettim. Aynen Joel'e karşı kendi ispatlama savaşına girecek. Valla ben de öyle bir hisse kapılıyorum. Oyunu bilmiyorum. İkinci oyunu oynamadım. O yüzden hakikaten bundan sonrasını ben de bilmiyorum. Ama içimde ciddi bir huzursuzluk var. Bunun olacağıyla ilgili. Bir de üzüldüğüm başka bir konu da Marlene'in ölmüş olması. Niye diye soracaklar. Dünyada Ellie'nin nasıl bir noktadan çıkarılıp bağışıklık kazandığını bilen tek insan öldü şu anda. Benim dert ettiğim tek şey bu abi. Çünkü gerçekten aklı olan bunu kullanarak insanlığı kurtarabilir abi. Ben Marlene olsam iddia ediyorum insanlığı kurtarırdım. Kimseye de lobotomi yapmaya kalkmazdım. Gerçekten kimsenin beynini sökmeye çalışmazdım. Abi Marlene o treni kaçırdı. Ne yazık ki. Öyle gözüküyor. Bir de belki birileriyle paylaşmışlar ama dediğim gibi abi ben hala Marlene'de o bilgi yok diyorum ya. Marlene'de o zeka yok. Yani o zaman. Sen Marlene'de o bilgi yok diyorsun da sen Marlene'de o kafa yok diyorsun. Çünkü o bilgi var. Oradaydı. Marlene çok güvendim ben yani. Demek ki. Çözer dedim ama çözemedi yani. Kızın beynini miksere atmaya çalıştı ya. Abi bir de şöyle bir şey var. Coyle niye her boku anlatıyorsun ki? Evet. O da saçma işte. Kafasına vurmuşsun herif. Zaten orada böyle yarı baygın kafası bir dünya. Niye anlatıyorsun? Ya bu arada biz aldık da onu işte koyduk şimdi arkadaş da kafasını açacak falan. Bu detayın Coyle niye anlatıyorsun abi? Ancak ancak ve ancak o bağlantıyı kuramayan kadının söyleyeceği şeyler yapacağı şeyler. Marlene gerçekten kafasız abi. Ben onu anladım yani. Ya bu oyun olarak alırsan mantıktı. Hani oyunda bunu sorgulamazsın. Ama dizi olarak düşündüğün zaman çok saçma abi. Abi oyunda da sorgularsın ya. Ya ben bu tip şeylere çok sinir alıyorum. İşte oyun hiç oynamadığım için sorgulamazmışım gibi geliyor ama muhtemelen oynasam belki sorgulayabilirim. Oyun oynarsan daha çok şöyle söyleyeyim. Filmden daha çok içine giriyorsun. Aslında bakarsan. Ve şey daha çok sorguluyorsun. Dolayısıyla daha çok zamanın oluyor bir de bunu sorgulayacak. Çünkü mesela oynuyorsun. Sonra yatıyorsun. Üstüne düşünüyorsun. Bayağı bir 8-9 saat oynuyorsun. Bilmem neyse 10 saat daha oynuyorsun falan. Yani daha fazla düşünecek zaman oluyor bunları. Oyun esnasında. O zaman bölüm burada bitiyor aslında. Wyoming'e gidiyorlar. Gitmeye çalışıyorlar. Wyoming'i tepeden görüyorlar ve artık orada bu son konuşmalardan sonra bölüm sonlanıyor. Wyoming şey değil mi? Tommy'nin olduğu köye dönüyorlar herhalde değil mi? Ben öyle anladım. Haa onu da bilmiyorum. Öyle mi? Öyle. Sapança gibi bir yer gözüküyor orada. Hahaha. Öyle bir göl kenarında bir yerleşim var falan. Ben dedim Sapanca bura herhalde. Güral. Engin Güral. Engin Güral. Abi zaten Tommy çok slight geçti. O Tommy ile ben bir mevzu bekliyorum yani. Evet. Tabii oyunu bilmediğim için şu an Saçmalıyor da olabilirim ama. Tommy böyle bir kardeş ve hep böyle bir orada Zaten hani Tommy'nin olduğu bölümde de böyle bir şey vardı ya. Böyle bir interaction var yani aralarında. Yani aslında Böyle her ne kadar hayat onları ayırmışsa da İşte farklı yönlere Evşirmiş Devşirmişlerse de yani günün sonunda işte kardeşler ve Hani bir noktada yine Bir muhabbet Olacak yani bir işi olacak gibi geldi bana. Bence de. Hatta zaten şey değil miydi? Joel'in amacı Yani şeyden önce Ellie ile tanışmadan önce de Tommy'yi bulmak değil miydi? Ben mi yanlış hatırlıyorum? Tabii tabii. Tommy'yi bulmaktı yani olayı. Doğru söylüyorsun. Ve Tommy'yi bulup Çok hızlı geçti orayı hatırlarsan yani. Mesela daha o bağ aralarında kurulmamış olmasına rağmen Zaten Ellie'yi terk etmeye çalıştı orada ama değil mi? Öyle bir şeyler oldu. Ben tabii bir önceki Katılamadığım için oraları Biraz atlıyorum şu an kafamda. Ellie'yi terk etmeye çalıştı. Hatta ben yapamayacağım işte götüm ağrıyor başım ağrıyor falan. Ben seni Tommy'ye emanet ediyorum. O seni götürür. Kral olandır falan diyor. Tommy de kafadan kabul ediyor zaten. Şimdi öyle olduğu için zaten hani Aralarında aslında bir şey olmadığını Anlıyoruz orada yani. Tommy'nin de hani hala o kardeş Ve duygusunun olduğunu hissediyoruz yani orada. Abi peki ufak bir şey sorayım. Birinci sezon Nasıl geçti? Over all'da? Birinci sezon Nasıl geçti biliyor musun? Yani Genel olarak Hikayeyi sevdim. Ama Arada Biraz gereksiz bölümler var bence. Ya bu hikaye 9 değil 4 bölümde biter yani. Yani o flashback'lara falan biraz Burada vakit ayırmışız bence. Ya onu tamam anlıyorum hani konuyu desteklemek için olduğunu da Ama bilmiyorum bana hani o birazcık bazı bölümler O duyguyu aşılamak için Zorlanmış gibi geldi yani. Ama kötü değil yani ben Sevdim severek izledim. Ben ikinci sezonda merak ediyorum yani. Sen ne diyorsun? İkinci sezonu merak ediyorum orası net. Birinci sezonun Hikayesini ıvırın zıvırın da sevdim abi ama sezon sonu hoşuma gitmedi o kadar. Biraz zayıf geldi. Daha net bir şey olmasını bekliyordum. Ama ikinci sezonu çok merak ediyorum. Bu arada oyun 2 bölümmüş. 6. İlk oyunu 1. sezonda yapmışlar. 2. sezonu 2 sezona bölmüşler. Yani aslında 2. Oyunu 2. ve 3. sezonda izleyeceğiz. 2. sezon 7 bölüm. Biz şimdi haftaya 1-2-3'ü yaparız. Ondan sonra 4-5'i yaparız. Sonra 6-7'de birer Bölümlük podcastlar yaparız biz de. Evet. 2. sezonda görüşmek üzere. Diyebiliriz hazırsan. Evet hazırım sanırım. Hani biraz daha dediğin gibi genelde Sezon sonlarını daha böyle çarpıcı bitirmeye çalışıyor her dizi. Bunda mesela o Şey yok yani. O çarpıcılıkta bir bitiş yok yani. Bence de. Sana o yüzden katıldım yani o noktada. Ama hani 2. sezon Daha Heyecanlı olabilir Diye düşünüyorum. Çünkü birazcık daha ucu açık bir Konular var. O ucu açık konuları artık Adamın Nasıl bağladığını Tabi bizi birazcık daha böyle Daha işin içine katacak Ya da uzaklaştıracak bilmiyorum. Ama ben ümitliyim Bir sonraki sezonda. 1. sezonu neden izledim demiyorum kesinlikle. Eğlendim. Ama 10 üzerinden 7 veririm Sezona. 8 varmam. Ki 7 iyi bir skor bence. Bence değil. Ben de veririm. Ben de o kadar veririm. 7. O zaman 1. sezon 7 verelim. Geçelim. 2. sezon bekle bizi. Bekle bizi 2. sezon geliyoruz. O zaman 2. sezonda görüşmek üzere. Görüşmek üzere. 3. sezonda görüşmek üzere.