🎙️ Bu hafta Çekim Alanı ekibi olarak, The Last of Us'ın ikinci sezonuna kocaman bir "ne izledik biz ya?" tepkisiyle giriş yapıyoruz! 🤯
Ergenliğe hızlı bir giriş yapan Ellie, sevgilisiyle öpüşmeden duramıyor 💋 — ama tabii ki ulu orta, tabii ki kameraya karşı, tabii ki "yeter artık" dedirtiyor! 🙄
Öte yanda Joel, bildiğimiz o "kızıma laf edenin üstüne çökerim" modunda 💪 ama sürpriz! Meğer bir de terapistin kocasını öldürmüş… Hadi hayırlısı! 🧠💥
Ve... büyük kayıp! 🪦 Kalbimizi diziye bağlayan, o güzelim Joel... Sezon daha tam ısınmadan, ilk sezonda öldürdüğü doktorun kızı tarafından "game over" oluyor! 🎮☠️
Duygusal travma mı? ✔️
Karakter kırılması mı? ✔️
Hep birlikte sinir krizi mi? ✔️✔️
Yeni bölümde hem diziye laf sokuyoruz hem de biraz terapi yapıyoruz. Bize katılın, Joel için bir F bırakın. 🕯️😭
Çekim alanına hoş geldiniz. Bugün Cenk ve Altun ile beraber uzun süredir beklediğimiz Last of Us'un ikinci sezonuyla karşınızdayız. Vallahi bir tek siz bir hafta beklediniz aslında. Ben bir yıl falan bekledim. Benim için acılı bir süreçti. Doğru. Senin için zaman tabii daha farklı işledi burada. Biz senin bir yılını biz bir hafta gibi yaşadık. Böyle science fiction bir durum oldu yani. Belki bundan sonraki sezonumuzu böyle biraz daha zamanlı işleyen bir dizi üzerine çekmeyi düşünebiliriz. Belli ki zamanı bükme konusunda hepimizin farklı yetenekleri var. Öyle gözüküyor. Evet arkadaşlar bence enteresan bir giriş oldu ikinci sezona. Hepimizin bir takım beklentileri vardı. Bir takım düşünceleri vardı. Şahsen benim beklentilerimin bir kısmı daha baştan yıkıldı. Bu arada şunu da belirtmek lazım. Ben normalde oyunu oynadım ama ikinciyi hiç oynamadım. İlkini de zaten bir yere kadar oynamıştım. İkinciyi hiç oynamadım. O yüzden benim için de buradan sonra her şey sürpriz. İlk iki bölüm itibariyle de baya bir sürprize maruz kaldığımızı düşünüyorum. Sen ne düşünüyorsun Soner bu konuyla ilgili? Ya ben de seninle aynı kaderi paylaşıyorum. Ben ergenlik savaşına gireceğini falan düşünüyordum. Ama bir... Birden beş yıl ileri gittiği için hikaye pek dediğim olmadı. Ama yine de babasıyla arasında bir soğukluk vardı işte. Babası dedim Allah söyletti abi. Eli ve Joel. İşte... Cenk aynı hisleri paylaşıyorum. Ben baya dumur oldum. Altı senle de mi öyle oldu? Hızlı geçişler var ya. Böyle bir fast forward'ı alıyor arada dizi. Onu ben beğeniyorum aslında ya. Böyle çok aynı zaman dilimde sıkışıp kalmıyoruz. O mesela güzel bir şey bence. Yine en başında böyle bir vurgu yaptılar. İşte yani bu bana doğru mu söylüyorsun falan modu. Olmuş. Bitti ya bir sezon. Geçen sezonun finalinde. Doğruyu mu söylüyorsun diye Joel'e soru soruyordu. Yani yine başta o vurguyu yaptılar. Eyvah dedim yine bu böyle... Şimdi iki saat bunu işleyeceğiz falan gibi hissettim ben öyle başlayınca. Ama neyse ki hani öyle bir durumu olmadı. Hemen orada bir ne yaptılar? Bir yeni karakter açtılar. O karakter de Abby'di. Öyle değil mi? Hemen o Abby karakterini açtık yani. Abby. Abby. Abby geliyor. Bu işte katliamı görüyor. İşte orada neler yaşadığını... Falan görüyoruz. Hemen böyle orayı çok kısaca geçiyoruz. Ve sonra da zaten 5 yıl sonraya ışınlanıyoruz şeklinde başladınız. Ben şeyi önce anlamadım bu arada. Yani ilk... Şimdi bölüm nasıl başlıyor? Hemen kısaca bir anlatalım isterseniz. Bölüm bir grup tanımadığımız insanın bir mezarlıkta her bütün mezar taşlarına birer Firefly amblemi asılmış şekilde başlıyor. Ve işte böyle çok üzgün 5 tane yeni karakter görüyoruz. Ben ama orada şeyi anlamadım ilk izlediğimde. Yani onların orada yapılmış katliama üzüldüklerini anlamadım. Hatta ilk şey falan sandım. Abby Ellie mi acaba falan? Geleceğe mi gittik? Falan böyle bir takım soru işaretleri oluştu kafamda. Sonra biraz ileri gidip geri döndüm. Bir daha aa dur ya galiba bu geçmiş hakikaten. Tam şeyin sonrası. Katliamın sonrasını anlatıyor diye. Sonra dönmek zorunda kaldım. O şekilde bağladım. Aslına bakarsan. İlk başta tam anlamamıştım. Biraz boş izlemeye başlayıp sonra tekrar toparladım. O karakterleri... Aslında dediğin gibi birinci bölümün sonuna doğru anlıyoruz ne olduğunu. Birinci bölüme giriş yaptım. Ben oradan hızlıca alıp sonra altıya vereyim altı götürsün. Ne oluyor? 5 yıl sonraya gidiyoruz. Abby iyice depresyona girmiş bir ergen gibi davranıyor. Nirvana dinliyor. İşte baya gidip trainingler alıyor. Birileriyle kavga ediyor. Daha doğrusu eğitimin parçası olarak. Bu stalkerlara karşı nasıl dövüşmesi gerektiğini öğreniyor. Daha sonra babasıyla Joel ile arasının biraz bozuk olduğunu görüyoruz. Çünkü ergen. Ve daha fazla görev almak istiyor. Wyoming'deler. Wyoming'e Tommy'nin yanına gelmişler. Bu arada Joel'in tipi Tommy'ye çok benzemiş. Demek ki uzun süre abi Wyoming'de kalınca tipler birbirine benziyor. Ben onu anladım. Saçları uzamış. İşte MHP bıyığı bırakmış falan filan böyle. Daha sonra bunları gördükten sonra artık neyi görüyoruz? Ellie devreyeye çıkıyor. Devreye çıktığı zaman da bir yerde ölü hayvan buluyor. Ve o ölü hayvanı bulduğu zaman arkadaşıyla beraber stalker avlamaya giriyorlar. Bu arada bir bak. Bir bak. Bilgi verelim. Oraya gelmeden önce. Biraz şeyi işliyor. Joel ile Ellie'nin arasında bir soğukluk var. Sebebini bilmiyoruz bu arada. Ama genel olarak Ellie Joel'e tabii ki bir ergen olmanın verdiği. Aslında ergenliği biraz geçmiş ama hala bir ergen gibi davranıyor. Olmasının verdiği bir şeyle biraz böyle bir negatif davranıyor. Sanki yokmuş gibi davranıyor. Ama bir yandan da şey mesajı da alıyoruz. Hani Joel baskılıyor Ellie'yi. Orada başına bir şey gelmiyor. Gelmemesi için bütün komüniteyi de baskılıyor. Yani çok korumacı bir baba figürü sanki çiziyor. Ve Ellie de bundan sanki rahatsız biraz gibi bir anlam çıkıyor orada aslında. Aslında tam da ikinizin dediği gibi yani mevzu. İkisinin karışımı yani. Hem Ellie'nin bu ergenlik problemleri. Çünkü gerçekten dediğin gibi herhangi özel bir nedeni yok yani bu aralarının bozuk olmasının. Hem de aşırı fazla korumacı olması Joel'in. İyice aralarındaki ilişki yani buz gibi. Hatta bundan Joel o kadar rahatsız ki bir kulağa gidiyor değil mi? Gail isimli bir kadın var. Evet terapiye gidiyor doğru. Buna terapiye gidiyor ve hani bu şeyi bunu nasıl çözebilecek anlamı. Yani bir takım yöntemler deniyor işte. Gail'in bunu anlattığı yöntemler deniyor. Belki biraz da Gail'den bahsetmek gerekir tabii ayrıca. Gerekebilir çünkü bilmediğimiz ama bahsı geçen bir konu var. Gail yani terapist triggerlanıyor veya bilerek Joel'i triggerlamaya çalışıyor seanslarında. Ve şeyi anlatıyor. Bana yalan söylüyorsun diyor. Yani bir şeyleri benden gizliyorsun diyor Joel'a. Ben de diyor sana söylememem gereken bir şey söyleyip rahatlayacağım şimdi diyor. Sen benim kocamı öldürdün diyor. Ve bu yüzden diyor senden nefret ediyorum diyor. Bak diyor söyledim ve şu an rahatladım diyor. Sana hiç söylememem gereken bir şey söyleyip rahatladım. Hiç profesyonel değildi bu yaptığım. Ama yaptım ve rahatladım diyor. Şimdi sıra sende diyor. Sanki tam orada bir çözülme yaşanacakmış gibi oluyor. Ama yine Joel tam bir domuz gibi. Davranıp çekip gidiyor. Ben onun hayatını kurtardım diyor. Aynen o kadar. Evet ha doğru. Ben onu kurtardım diyor. Ama tabii ki çok kontekst olmadığı için kimse anlamıyor orada neyi söylemek istediğini. Ben seni sevdim. Ve evet biliyorum ki sen bir seçim yoktun. Biliyorum ki seni affetmeliyim. Ben denedim ve yapamıyorum. Çünkü sen bunu yaptın. Ve senin yüzüne bakıp evimizde oturduğumda çok üzgünüm. Üzgünüm ama bu ışıkta ve geri alamıyorum. Şimdi belki bir şans var. Seninle bir şey yapabilirim. Senin sıra sana. Söyle. Söyle. Söyle. Söyle. Sana yardım edebilirim. Söyle. Sözlü bir şekilde. Neyse ne olduğunu, neyse ne kadar kötü olsa... Ben yardım edeceğim. Ona bir şey yaptın mı? Ona ne yaptın? Ona ne yaptın? O zaman ne? Ona ne yaptın? Ona kurtardım. Ona da şunu lütfen yaptım. Anthony'nin Terapist rapçilicicesi cosasından beni üzgünde котlar analysis et킨 Fred Een lolı S лишь di Midori alguien indispensable NFT Normal ut Comics apparaç expanding Axé n技旅 dinotaşı rotate değil. Se capitación bir onu shore kisi utilizz топ Bennet Yalışlar. Bunlar aslında çıkmaması gereken bir şeye çıkıyor bu arada Ellie. Hani Joel istemiyor ya bunun aktif görevde olmasını. Kuleye muleye falan yolluyor bunu. Bu da nefret ediyor öyle davranılmasından. Neyse bir şekilde Tommy'yi ayartıyor ve Tommy diye diyor ki zaten emirleri Tommy verdiği için beni diyor keşfe yolla. Neyse işte altından giriyor üstünden çıkıyor falan Tommy'yi kafalıyor ve Tommy de tamam diyor hani öyle yapacaksın. Ondan sonra da dediğin gibi keşfe çıkıyorlar ve Ellie her zamanki gibi aşırıya kaçıyor. Girmemesi gereken yerlere giriyor işte önden gidiyor mesafeyi korumuyor vesaire böyle bir. Abi hiçbir şey dinlemiyor. Hiçbir şey dinlemiyor yani harbiden sinir buluyor bir tane ağzına burasın geliyor yani Ellie'nin. Tam ya böyle öyle o kadar sinir oldum ki abi o sahnede. Yani adam bak diyor ki tamam seni göndereceğim o kadar yalvarıyor ediyor ve izin veriyor tamam sen git diyor. Ama diyor emirlere uyacaksın kaptan kimse. O ne söylüyorsa ona uyacaksın. Tamam kaptan da biraz korkak onun da farkındayım. Ama yine de sen orada bu kadar da kendi başına buyruk takılamazsın yani beni deli etti. Özellikle öyle bir dünyada şöyle bir şeye sinir oldum en çok. Kendi imiyon ya. Aynen. Kendi imiyon ya. Ona bir şey var ya bencilce yani oradaki o onun vurdum duymazlığı bence bencilce. Ben ama onu imiyon olmasına değil o ergenlik gibi davranışlarına verdim ve ben de çok sinir oldum abi. Ve girmemesi gereken her yere girdi. Birinci bölümdeki en büyük şeyim bu abi sıkıntım bu. Ellie'yi çok itici gösterdiler. Bu kadar itici olmasına gerek var mıydı o kızın emin değil mi? Evet. Hatta bak ilk sezon şeyi söyledik. Dedik ki karakterleri hiç gerizekalıca böyle hareketler yapmıyorlar. Gerçekten bir insan nasıl davranması gerekirse öyle kararlar alıyorlar ve ilerliyorlar. Viziyi de güzel yapan şeylerin başında bu geliyor dedik. Daha birinci bölümden açıkçası beni çok rahatsız eden kişilik sapmaları gördük. Yani biraz. Mesela çünkü Ellie bence bize bugüne kadar anlatılan Ellie evet biraz asi doğru. Ama yine de bu kadar da vurdum duymaz olacak bir karakter değildi. Ama bu bölümde bize aşırı vurdum duymaz bir Ellie gösterildi. Ellie ile Dina işte bir yere giriyor. Ellie bir şekilde bina çöküyor çürüyor çünkü 30 yıldır kullanılmayan binalar. Altta da bir clicker sesi duymaya başlıyor. Pardon clicker değil bir stalker sesi duyuyor. Bir şeyler olduğunu fark ediyor falan. Onu aramaya çalışıyor. En sonunda yüz yüze geliyorlar. Ama normalde. Ne oluyordu stalkerlar normalde saldırıyordu. Bu stalker saldırmıyor. Saldırmadığı gibi bir yandan da kaçmaya başlıyor. O kaçmaya başladığı zaman Ellie onu kovalamaya başlıyor. Stalker resmen Ellie'yi tuzağa düşürüyor ve üzerine atlıyor. Bu ilk defa gördüğümüz bir şey. Zaten onlar da onu diyor. Stalkerlar normalde bu mantarlar böyle olmuyordu. Ne oluyor diyorlar. Sonra merkeze dönüyorlar. Bu olayı raporluyorlar. Raporladıkları zaman da bir tane konsey toplanıyor. Bir şey unuttun ama. Bir şey unuttum. Onu hatta çok önemli bir şey. Unuttun bana soracak olursan. Çünkü zeka belirtileri gösteren humanoid mantar aynı zamanda Ellie'yi ısırıyor. Karnından ısırıyor. Ellie imyon olduğunu bildiği için veya imyon olduğunu düşündüğü için hemen kapatıyor orayı. Kimseye göstermiyor. Dina dahil. En yakın arkadaşı Dina dahil kimseye söylemiyor. Bu da aşırı bencilce bana soracak olursan. En azından Joel'e söylemesini beklerim bunu. Ona dahi söylemiyor ve bunu gizliyor. Çünkü sen evet belki bir ısırıp bak. Ama ikincisinden kurtulmayacağının garantisi yok. Ve o senin en sevdiğin Wyoming kasabasının sonu olabilir bir anda. Abi çok iyi söyledin. Bak ben hiç öyle düşünmemişim. Saklamasının kötü bir şey olduğu aklıma gelmemişti. Ama dediğin gibi ikinci ısırışta belki olabilir. Güzel nokta. Bilemezsin. Ellie'den de zaten bu beklenirdi. Söylemiyor. Hatta gidiyor ne yapıyor? Abi faça çekiyor. O yarısının üzerine bıçakla deliyor. Neden onu yaptı onu anlamadım ben. Ya ısırık izi anlaşılmasın diye gibi yorumladım ben orada. Ben de öyle yorumladım. Çok mantıklı. Başımıza iş almayalım yine şimdi. Uğra kendimizi ispatlamaya çalışmayalım karantinada diye. Orayı bari çizeyim diyor. Bu arada şey diyeceğim ya. Bu mantarlar böyle herhangi bir şey yok. Böyle herhangi bir beslenmeden falan sonsuza kadar duruyorlar mı? Değil mi? Öyle bir şey var. Yani o böyle tek başına ya orada. Bilmem kaç yüz zamandır orada tek başına. Burada Cordyceps'in olayı da oymuş. Şeyde de yani bilimsel olarak da gerçekten bu mantar öyle bir mantar yani. Ya öyle bir beslenme yok yani değil mi? Yok. Ben bunu şey diye okumuştum. Stalker oluyormuş ilk evrede. Bunlar belli bir süre hayatta kalırsa işte belli bir sayıda bir şey olduysa clicker'a dönüşüyormuş. Sonra da blotter oluyormuş o en büyük oluyormuş. Ama hani okuduğum neyse hatırlamıyorum. Muhtemelen redditte okumuşum. Çünkü blotter'ı görünce ne oluyor? Bunlar nereden çıktı diye araştırmıştım. Blotter'ı ikinci bölümde göreceğiz değil mi? Aynen birinci sezonda da vardı bir tane. Aynen. Var mıydı birinci sezonda ben hatırlamıyorum. Vardı. Clicker savaşında vardı abi. Ama asıl clicker savaşı burada olacak. Birinci dünya clicker savaşında vardı. Bu zaten ikinci dünya clicker savaşında ikinci bölümde gördük. O birincisinde şeyde yine yerden çıkanlar içerisinde. Bizim Joel'in kuleden inanılmaz sniper atışlarıyla 800 tane öldürdüğü bölüm. Orada vardı. Şimdi dönüyorlar şeye konseye işte konseyde bu konu konuşuluyor falan sonra yılbaşı partisi var. O ikinci bölümde. Yok o da birde. İkinci bölümde yılbaşı. İkide mi? Yılbaşı ikide ya. İkide ikide net ikide. Yani biri şöyle bitiyor. Bunlar işte yani en sonda bölüm başında gösterdiği Abby ve ergen çetesini bölümün sonunda. Çünkü aradan sonra. Şu anda 5 yıl geçti ya. Bunların yerini bularak bitirdiler. Harika doğru. Yani şey oluyor değil mi Abby ve çetesi o vadide yukardan bakan bir ev buluyorlar. Oraya yerleşiyorlar. Hatta onlar da şaşırıyorlar şeyin büyüklüğünü görünce. Oradaki şehrin büyüklüğünü görünce. Evet çünkü akşam yerleşiyorlar oraya. Akşam yerleşiyorlar sonra gün ağrıyor bir bakıyorlar sonra ha siktir acayip büyük burası kale gibi bir yer diyorlar falan. Öyle bir şaşkınlık oluyor. İşte zaten o Abby ve ergen çetesi. Abby ve ergen çetesinde işte bir o girişte kim bunlar kısmında anlatıyorlar. Sonra araya 5 yıl koyuyor. İşte bizimkilerin ne vaziyette olduğunu anlatıyor. Ondan sonra da işte en sonda işte bu 5 yıldır arıyor bu Joel'i hikayede. Daha sonra işte o 5. yılın sonunda o kulübeden aslında Joel'in olduğu yeri öğreniyor Abby ve dadaşlar. Abi benim çok ufak bir sorum var konseyle ilgili. Konseyle şey dikkatinizi etti mi beni çok rahatsız etti. Bir Kızıldayalı var. Bir Asyalı var. Bir Zenci var. MHP bıyıklı adam var falan filan. Abi bildiğin diversity kasmak için hepsini koymuşlar. Oyuna baktım oyunda yok böyle bir şey abi. Şimdi belli abi 2. sezonda bence bir durum var. Ben böyle bir hisse katılıyorum şu an ve bu hoşuma gitmedi. Biraz böyle bir pompalama hissediyorum ve o şimdilik beni rahatsız etti. Yani böyle 2. bölümle de ilgili rahatsız olduğum şeyler var. 2. bölümün yine de harika bir bölüm olduğunu düşünüyorum. Çok güzel bir bölüm. Ama rahatsız olduğum şeyler var. Onlara da birazdan geleceğiz zaten. O zaman 2.ye geçelim aslında. Biri bitirdik değil mi? Biri bitirdik dediğin gibi. Orada bir tek işte bir o konsey muhabbeti vardı. Orada da zaten adamlar işte aa bunlar da akıllanmış. Eskiden geri zekalılardı ama şu an bak demek ki eskisi gibi değiller. Bir tık zekileşti bunlar. Aydınlanması yaşıyorlar. Sonra da hadi kutlama yapalım diyorlar. Sonra da madem öyle neden yılbaşını kutlamıyoruz diyorlar ve 2. bölüme geçiş yapıyoruz. 1. bölümün IMDb'si 7.4. İlk sezonun en düşük bölüm. Bu sezonun en düşük bölümünün puanı 7.3 abi. 2. sezonun aslında puanı olarak düşük giriyoruz. Daha düşükleri de var önümüzde bu arada. Daha düşükleri de var önümüzde. Ooo. Evet. Evet 2. bölüm. Aslında 2. bölüm galiba işte o Abby ve ekibinin uyandığı sahneyle başlıyor diye hatırlıyorum ben. Uyanıyorlar ve şeyi görüyorlar. O şehrin büyüklüğünü görüyorlar. Bu arada şeyi söylemeyi unuttuk. Abby karakteri üst üste birkaç kere Joelle'i soruyor. Soruyor ve Joelle'i bulduğu yerde. Öldüreceğini ve sert bir şekilde öldüreceğini, acılığı ve yavaş bir şekilde öldüreceğini belirtiyor. Sebebini bilmiyoruz tabi o zamana kadar. Ama şey Abby'nin öyle bir motivasyonu var. Yanındakilerin büyük çoğunluğu onun bu hırsından rahatsız durumdalar bu arada. Onu da anlıyoruz diyaloglardan genel olarak. Sadece bir tanesi değil gibi. Aynen. Rahatsız. Mesela oradaki o hissi vermek için oyunculuklar da hoşuma gitmedi bu arada. Yani nasıl böyle yapıyor, nasıl böyle yapar gibi bakışlar atıyorlar ya. Abby'ye değil mi? Bir kere gerizekalı. Beş yıldır kadının peşinden Joelle aramışsınız. Yani şu anda o aydınlanmayı yaşıyorsunuz. Siz salaksınız zaten yani. Beş yıldır peşindesiniz abi Joelle'in. Şimdi o şeyleri görünce mi yani Abby sen de etik değil falan moduna giriyorsun yani. O biraz değişikti bence. Bence de. Neyse sonra onlar şeyi görüyorlar işte orayı. Nasıl gireceğiz bilmem ne derken bir yandan da bir yerde nöbet tutuyorlar anladığım kadarıyla. Hava da aşırı soğuk bu arada. İkinci bölümde şey var. Bir fırtına geliyor ve hava aşırı soğuk. Dışarıda çok uzun süreler kalamıyorlar. Dolayısıyla bir saatlik böyle şeyler nöbetler tutuyorlar bir yerde. İşte çocuklardan adamlardan bir tanesi bitiriyor nöbetini ve Abby nöbete çıkacağım diyor. Dona dona nöbete gidiyor Abby. O sırada da şeye dönüyor. Bizim ana Wyoming'e döndüğümüzde de. Devriyeler çıkıyor dışarı. Bugün de göndermeyi verseydiniz. Devriyeleri aslında diyeceğim. O kadar soğuksa madem hava. Ondan önce bir kutlama var ama ya değil mi? Onu sanırım ondan önce yaşadık. Öncesi mi? Öncesi öncesi. Çünkü ilk önce böyle bizi bir sevdirecekler şey yapacaklar ya olayı mantığa bağlayacağımız için. Ondan önce bir yılbaşı kutlamasını yaşıyoruz biz orada. Orada da işte Dina ile öpüşme muhabbeti oluyor. Dina da Selim bahsettiğin gibi. İşte bu Jesse yani Asian dostumuzun eski kız arkadaşı. Hatta yeni ayrılmışlar falan. Ellie de Dina'ya böyle bir yakın davranıyor. Dina da böyle birazcık şey yani. Hani işte içmiş sarhoş falan. Böyle kafası güzel bir şekilde eğleniyor orada. Daha sonra da işte bir yakınlaşma oluyor Dina ile. O yakınlaşma olduğu zaman da. Tabi orada diğer insanlar da var falan. Hatta bir tane yaşlı bir adam. İşte hani burada böyle yapmamalısınız falan. Falan gibi bir yorum yapıyor. Sonra da Joel geliyor bunu itiyor. Ellie buna çok bozuluyor. Ya kadar net bir şekilde hatırladığımı şu an ispatladım. Orada Ellie yine Joel'e kızıyor değil mi? Joel onu koruyor ama Ellie ona kızıyor aslında. Aynen yani *** rahat bırak beni tarzında bir hareketler yaparak. Sinir oluyorum Ellie karakterine aşırı sinir oluyorum. Ben de biraz uyuzum yani. Bir de kız tip olarak da natural bir uyuzluk var ya. Yani onu. Var. Trigger ediyor yani. Daha fazla kıl olmam için kıza. Şunu sorayım size. Abby aslında yıllar önce Last of Us çekilmeyi planlanırken Ellie rolü için seçilen karaktermiş. Sizce daha mı iyi olurmuş kötü mü olurmuş? Hangisi? Abby. Hangisi? Abby. Abi Abby çok daha benziyor diye kesin yani. Hani oyundaki karakteri. Yani fiziken daha çok benziyor gibi gördüm. Ne bileyim sonra merak edip oyundaki karaktere baktım da Abby'ye benziyor harbiden. Ama oyunculuğu. Oyunculuk başka bir şey. Bence kesinlikle daha iyi. Tabii tabii kesinlikle o başka bir şey zaten de. Karakter de öyle yani bilmiyorum. Bana oyunculuk olarak sanki aynı hissi bize yaşatamazdı gibi şimdilik bir şey. Mesela bana şey hiç geçmedi. Abby'nin Joelle olan sinirinin öfkesi ve duygu bütün büyükçe hiç bana geçmedi. Abi çok haklısın. Yüzde yüz katılıyorum sana. Ben de o sahnelerde bayağı komik buldum. Yani hani böyle öfkeli olmaya çalışıyor ama yok yani bir öfke yok. Mesela Ellie psikopatı mükemmel oynuyor. Hani kız resmen psikopat dersin yani. Ama Abby de o yok. Daha dengesiz falan hareketleri yani gerçekçi yani bayağı Ellie'nin. Kesinlikle. Harbiden dengesiz gibi yani. Oyundaki Abby karakteri de acayip maskülen bir karakter. Bu arada oyunda Abby'yi seçebiliyormuşsun karakter olarak. Abby'yi oynayabiliyormuşsun. Bildiğim kadarıyla seçenek değil de zaten o şeyin belli yerlerinde onu oynuyorsun. Belli yerlerinde onu oynuyorsun konunun bütünlüğü için. E değişiyor. Şeyde de vardı ilk oyunda da vardı o. Hem Joelle oynuyorsun hem Ellie'yi oynuyorsun gibi aslında. Ama burada hikaye açısından ikisi de birbirine düşman karakter ya. İkisini de oynamak da garip hissettirebilir. Değişik evet ama işte büyük ihtimalle amaç şey tahminim çünkü Naughty Dog çok iyidir bu konuda abi. Oyun firması. Tahminimce senin Abby'ye de yakınlık hissetmeni istiyor. Çünkü onun da backgroundunda bir hikaye var. Bu şekilde davranmasına sebep olan bir şey var. Ve onu daha iyi anlamana gerek yok. Daha iyi anlamanı sağlayacak. Ve gün sonunda onların clashinde büyük bir duygu patlaması yaşamana sebep olacak bir background yaratmak istiyor. O yüzden bence öyle yapıyor. Belki ileriki bölümlerde bizde bu background oluşturulacak bilmiyorum. Ama benim tahminim Naughty Dog sırf bu yüzden ikisini de oynatıyordur ve sen ikisine de yakınlık hisset diye uğraşıyordur diye tahmin ediyorum. Bu ikilem benim düşününce hoşuma gitti. Çünkü aslında Joelle'i çok sevdiğimiz için onu öldüren karakteri oynamak istemem gibi hissediyorum oyunda. Ama ilerlemek için de oynamak zorundasın falan filan. Geldiğiniz noktada dediğin gibi Cenk bunlar çıkıyor. Devriye yapmaya çıkıyorlar. Devriye yapmaya çıkarken Joelle ve Dina bir köşeye gidiyor. Bizim Ellie ve o çocuğun adı neydi? Jessie. Jason mı? Ha Jessie. Onlar da bir yere gidiyor. Venison. What is it? Venison. Ben çocuğumdur. Hahaha. Böyle gidiyorlar. Gittikleri yerde bir bakıyorlar. Tonla Oat var. Tabii Oat'u aslında Jessie yetiştiriyormuş. Ellie oradan ot toplamaya başlıyor. Bonk bonk buluyor. Ama o sırada değişik bir şey oluyor. İki karakter birbirine yakınlaşmaya başlıyor. Atladığın bir yere olmasın. Oğlum sen ne izledin? Bir dakika dur bir saniye. Kim kime yakınlaşıyor? Ben anlamadım. Joelle ve Dina aslında Abby'e doğru yürümeye başlıyor. Abby'nin radarına girmeye başlıyor. Abby de onlara yakınlaşmak için rampadan aşağı inmeye başlıyor. Büyük bir salaklık yapıyor. Ve o salaklığı yaparken düşmeye başlıyor. Ölüm tarlasına giriyor. Ölüm tarlası dediğim etrafta donmuş clicker'lar var. Ve bu clicker'lar birden erimeye başlıyor. Ve hepsi hareket etmeye başlıyor. Ama ilk sezonla ilgili biz bunu söylemeyi unuttuk. Jackson'ı ilk görmeye başladığımız zaman ilk sezonda bir kanalın içinde mantar görüyoruz. Hatta o mantarı Dina buluyor. Gidip Joelle'le konuşuyor. Ve bölüm biterken, birinci sezonun pardon ilk bölüm biterken de o mantarların borular içinden yavaşça hareket ettiğini görüyoruz. Aslında ne oluyor? Bu mantarlar orada insanlar olduğunu anlıyor. Ve bunu oradaki donmuş clicker'lara, stalker'lara iletiyor. Ve onlar da bunu hissettiği zaman canlanmaya başlıyor. Peki acaba planlı bir şey olabilir mi? Ben ondan da şüphendim. Çünkü akıllı clicker'lar oluşmaya başladı ya, akıllı mantarlar. Acaba bir şeyler planlı mı zaten? O kadar şüphelenmeye başladım zeka durumunda. Yani ben biraz daha başka anladım ya orayı. Hahaha. Bir kere karın üstündeki clicker'lar ölü. Onlar yaşamıyor. Onları izolasyon olarak kullanıyorlar. Altında... Aynen öyle. Saklanıyorlar. Altında saklanıyorlar yani bir şekilde izolasyon olarak kullanıyorlar onları. Hatta onu bir noktada bahsediyor şimdi hani hangi bölümün neresinde bilmiyorum da. İşte izolasyon gibi kullanıp sonra işte bir hareket vesaire algıladıkları zaman işte oradan çıkaraktan saldırıyorlar gibi bir durumu var. Hatta şey diyorlar altında kaç tane var bilmiyoruz. Bilmiyoruz diyorlar. Aynen. Aynen. Bir üç tane mi bilmiyoruz falan diyorlar. Ama binlerceymiş onu gördük sonra. Evet. Daha sonra da işte zaten Abby orada yürürken bu şeyleri trigger ediyor mantarları. Ve daha sonra da işte bir sürü zibilyon tane mantar clicker ne var ne yok çıkıp Abby'i kovalamaya başlıyorlar. Ve Abby tabii kaçmaya başlıyor hızlı bir şekilde. Mekandan uzaklaşmaya başlıyor. Daha sonra bir kulübeye geliyor galiba değil mi? Yok bizim şeye geliyor. Büyük bir yere geliyor. Büyük bir alana geliyor. Böyle büyük bir. Çitlerin, mitlerin olduğu. Oradaki yarattıkları stresi sevdim ben. Böyle işte kaçıyor. Ben de. Ya orada harbiden şey oldum. Bir de daralıyor ya mesela işte çitleri arka tarafına geçiyor. Oradan işte kaçmaya çalışıyor. Çitlerle duvar arasında çok dar bir alan var. Daha sonra işte bu zaten clickerlar oraya vurarak o çitleri de yana deviriyor. Ve orada bir küçük bir üçgen oluşuyor. Oradan sürünerek kaçmaya çalışıyor Abby. Hani oradaki stres seviyesi iyiydi yani. Onu beğendim ben. Bence de. Bence de ben de çok beğendim. Çok iyiydi. Çok iyiydi. O özellikle şeyi söylüyorsun değil mi? O çitler devriliyor. Arada kalıyor. İyice daralıyor yani. Kendilerini parçalayarak içeri. Çok iyiydi o sanki. Orası çok iyiydi yani. Orayı çok beğendim. Hani özellikle aklımda kaldı orası. Neyse o işte o küçük hayat üçgeninden güç bela çıkıyor. Ama işte o sırada da o tellerden bir tanesi geçiyor bir şekilde. Ve bunun peşinden koşuyor ve Abby'e yerdeyken saldırıyor. İşte bu tekme tokatla. Bu tekme tokatla. Bu tekme tokatla. Bu tekme tokatla. Ondan kurtulmaya çalışırken birisi headshot yapıyor bu saldırgan şeye mantarımıza. Orada da anlıyoruz ki Joel. Tabi ilk etapta Joel olduğunu bilmiyor Abby. Değil mi? Evet onun Joel olduğunu bilmiyor ilk aşamada ama çok hızlı öğreniyor yani. Orada o diyalog içinde o şey sanırım Dina Joel'e Joel'e diyalogu terugluyor. Yani bir şey gibi bir şey. Ama o diyalog içerisinde o diyalogu da çok hızlı öğreniyor yani orada. Onu çok hızlı öğreniyor. Yani bir şey gibi bir şey. diye sesleniyor. O orada onun cual olduğunu anlıyor yani. Daha oradan çıkmadan. Onlar anlıyor. Evet evet doğru. Hatta böyle silahını arıyor falan bulamıyor yani. Aslında orada öldürmek isteyecek ama bulamıyor silahı. Evet sonra orada çok hızlı bir karar vermeleri gerekiyor. Çünkü bir sürü şey bunların üstüne doğru geliyor. Ne yapacağız? Kaçacağız? Nereye kaçacağız? Gibi bir soru işareti var. Kız şey diyor. Yani bizim burada tepede kulübe var diyor. Orada arkadaşlarım da var. Onlar bize yardım ederler diyor. Ve aslında tabii ki onun planı Coyle'ı oraya çekip orada öldürmek. Onlar da tabii ki başka bir çare olmadığı için tamam diyorlar ve atlara atlayıp beraber oraya doğru koşturuyorlar. Aynen. Aynı anda da bu arada telsizden bilgi gidiyor Ellie'ye. Ellie'ye telsizden bilgi gidiyor ve diyor ki öyle bir durum var. Yani şeye ulaşamıyoruz. Coyle'a ulaşamıyoruz. Git onları kontrol edin diyorlar. Coyle'la Jesse de pardon Coyle'la Jesse diyorum Ellie ve Jesse de onları bulmak için yola çıkıyorlar. Orası sırada zaten hiç hatırlamıyorsam koşarak kaçtıkları zaman kaçarlarken yani kulübeye ulaşacakları zaman ar peşlerinden koşan o zibilyon tane clicker yön değiştiriyor bir anda. İşte orada kulübeye gitmiyor onlar. İşte orada zaten Soner senin dediğin şeyi algılıyoruz. Aslında o işte boruların içinden giden o mantar kökleri sayesinde oradaki hareketliliği algılıyorlar. Kalabalığı insanları algılıyorlar ve bir anda o tarafa doğru koşmaya başlıyor bizim clickerlar. Clickerlar gittiği zaman bizimkilerin de zaten hazırlıklı bunun simülasyonu çok fazla yapmışlar. Kendilerini korumaya çalışıyorlar ve ne yapıyorlar işte tonla benzin atıyorlar benzin varili sonra onları vurup daha sonra ateş atarak yakmaya falan başlıyor. Duman çıkıyor. Bu noktada aslında bizimkiler de Joel ve Dina ve Abby Cenk'in dediği yere varmak üzereyken Joel dönüp bir bakıyor orada yangın çıktığını görüyor ve geri dönmek istiyor. Abby ama hadi gel beraber biz sana işte silah veririz adamlarımız var. Onları alırsak yardım edebiliriz diyor. Abby burada şey sorayım size yani hikaye güzel ilerliyor ama ben Joel yerinde olsam burada dönerdim ne olursa olsun. Direkt o ateşin olduğu yere giderdim abi. Siz ne yapardınız? Abby şöyle bir sıkıntı var. Hava çok soğuk ve fırtınalı ya. Şeyi söylüyor orada. Oradan oraya kadar olan mesafeyi tek solukta gidemiyorlar. Donma riskleri var gibi bir şey var. Ama dediğin gibi Joel şeyin elinin de orada olduğunu bildiği için neye çabalayabilirdi. Ama bir yandan da survival instinkleri de yüksek. Çok. Dolayısıyla bunun daha iyi bir fikir olduğunu da düşündü. Ben çok garip karşılamadım tepeye çıkmayı kabul etmesini açıkça Joel. Bir de şey aklıma geldi. Dina da herhalde üşüyordu değil mi altı? Dina dondu dondu. Evet Dina da düşüyordu dondu mak üzereydi. Ya orada ne bileyim ben de biraz ikilemdeyim ya yani Joel de öyle bir karakter ki şimdi bugüne kadar hani her şeyiyle koruyor yani. Gık diyeni yeri yıkıyor. Milleti headshotla falan vuruyor yani. Orada kulübeye gitmeyi tercih etmesi biraz fazla rasyonel düşündürttü yani ki bugüne kadar pek öyle de düşünmüyordu yani. Hani hemen o işte ne bileyim o koruma içgüdüsüyle hareket ediyordu. Burada çok öyle yapmaması biraz beni ikilemde bıraktı yani. Hani bilmiyorum ben hemen gitmesini beklerdim. Her ne olursa olsun yani. Ya da mesela Dina'yla ayrılabilirdi. Zaten Dina patates olmuş vaziyetteydi çünkü. Hani onu kızla yollayıp kendisi gidebilirdi falan filan. Tabii bunlar yani öyle bir. Ama kız da patates. Yani bir yandan da Dina'yla kız beraber gidemezlerdi gibi de bir korkusu var bence. Yani sanki Joel Dina'yla kızı da korumaya çalışıyor biraz orada. Yani onları da korumacı içgüdüsü orada da devreye giriyor. Şey vardır ya işte senin çocuğun varsa bütün çocukları korumak istersin gibi bir psikoloji var ya orada. Bence biraz Joel de o devreye giriyor. Çok haklısın. Hatta ilk bölümün ilk sahnesinde Jackson'ı gördüğümüz zaman Joel ile Dina muhabbet ediyor. Aslında onların da arası yakın ve beraber devreye çıkmışlar falan filan. Neyse burada o kararı veriyorlar. Kulübeye doğru çıkıyorlar. O sırada Jackson'a dönüyoruz. Jackson'da ne oluyor artık? Clicker'lar önümüne saldırıyor ama pek bir şey yapamıyorlar. Çünkü işte o tahtaları geçemiyorlar. Bu arada binlerce Clicker, Stalker yanarken o tahtaların yanmaması da muhteşem bir mucize gibi geliyor bana. Ama neyse bu sahneler harikaydı bence. Çok güzeldi. Derken bir blotter geliyor. Blotter yumruk vura vura artık Jackson'a bir giriş deliği açıyor. Ondan sonra olaylar da çok fazla şiddetleniyor. Evet. Evet içeri giriyorlar. Ve artık şey başlıyor orada. Koruma protokolleri diyelim başlıyor. Ben biraz orayı şeye benzettim. Lord of the Rings'leri izlemiş miydiniz filmleri? Tabii canım. Orada şey vardır işte bir sahne. Minas Tirith miydi? Dear Fight miydi? Tam hatırlamıyorum ama içeri girmeye çalıştıkları sahnede işte herkes shelterlara kaçarlar, aşağılara kaçarlar falan olsa da orklar içeri girmeye çalışır. Biraz böyle oraya benzettim onu. İşte bir iki tane ana karakter tek başına savaşır falan girenlerle. Çok benzettim. Acayip benzettim oradaki şeyi. Hikaye anlatımını. Beni sadece şey çok rahatsız etti orada. Girdiler içeri. Tamam mı? Abi birkaç kere şeye tanık oldum. Özellikle ana karakterlerin yanından işte Tommy ve Tommy'nin karısının yanından sürekli olarak clickerlar böyle yanından geçiyor yani. Böyle şey sanki orada yokmuşçasına böyle devam ediyorlar yollarına. Mükemmel bir şeye değindin. Ben de aynısını söyleyecektim. Bir kere abi binlerce clicker geliyor. Binlerce yani. Ve bunlar birbirlerine o kadar saygılı ki birisi birisini ısırırken bir diğeri asla dokunmuyor yani ona. Yani ben biraz daha mesela böyle kaotik ne bileyim işte bir tanesi üstüne beş kişi atlar falan. Çarpar buna çarpar falan gibi bir sahne bekliyordum ama bir kere nereye koşuyorsunuz abi? Zaten girmişsiniz içeri yani artık saldırın değil mi? Yani hani ilk gördüğüne sekiz kişi atlasın falan mesela. O dolunca ötekine geç falan. Yani bir kişi yiyor ötekiler hızlıca devam ediyor yani nereye gidiyorlarsa artık. Mesela şey de saçmaydı. Şimdi bloater Tommy'yi sıkıştırıyor ya bir köşeye. Ama sadece bloater. Yani başka. Hiçbir şey yok. Başka kimse gelmiyor. Çünkü bloater şey demiş. Onu bana öğret. O benim. Abi mesela o beni çok rahatsız etti ya. Anladın mı? Hani sırf orada böyle heroik bir hikaye anlatacağım diye. Aynen. Böyle bir şey yapmalarından hoşlanmıyorum. Çünkü bu ana kadar bu dizinin hikaye anlatımında öyle bir şey yok abi. Yani en heroik adam bile çok sıçış hareketler yapabiliyor. Evet evet. Aynen. Ya onu birazcık şey olmuş yani oralara. Mesela hani şimdi o Abby'yi kurtarmış ya Joel. Orada da mesela hani bir tane clicker mucizevi bir şekilde terli geçti. Yani o telin açıldığı yerden başka hiç kimse geçmedi. Tabii. Çünkü sırada orada bekliyorlar. Ötekisi ölsün diye. Böyle bir saygı durumları var yani clicker'ın. Evet yani şey güzeldi. Oradaki savaş sahneleri güzeldi. Ama böyle bir rasyonel bence hata vardı orada yani böyle. Özellikle şeyde çok hissettim onu. Ama bloater'ın geldiği sahnede işte Tommy elinde flamethrower'la beklerken yanından böyle uçarak arkaya doğru geçen. Abi nereye gidiyorsunuz? Adam orada duruyor. Niye ona saldırmıyorsun? Şeyde komikti abi. Bloater'a 100 bin kişi ateş ediyor. Bloater ama bizimkinin karısına böyle bir şey oluyor. Yani hemen ona bir fokuslanıyor. Çünkü Tommy ile buluşacaklar ya ileride. İleriki sahnede. Hemen ulan dur ulan şu kadına gideyim falan oluyor yani. Nasıl hikmetse yani. Evet abi beni de biraz rahatsız etti. Ama gün sonunda savaşı işte büyük kayıplar vererek insanlık kazanıyor orada. Diyebiliriz değil mi yani? Büyük bir çoğunluk. Bu arada şöyle bir şey var. Bütün bu mantarlar birbiriyle connected ya. Teorik olarak evet Wyoming bölgesindeki bütün clicker'lar geldi oraya ama geri kalanı ne olacak abi? Oralar yerini belli ettiler. Herhalde onlar da gelecekler yavaş yavaş diye tahmin ediyorum. Abi zaten bu zamana kadar karın altındaysan ve işte o borulara kadar uzanmışsan zaten hissediyor olması gerekmiyor muydu bu clicker'ların? İlla birinin üzerinde tepilmesi mi lazım yani? Sen zaten hissediyorsun o işte köklerle bilmem nelerle yolu molunu değiştiriyorsun. Oraya koşuyorsun falan. Ya o biraz... İlla o borunun kırılması mı gerekiyordu? Yani mesela. Onlar beni de biraz şey yaptı. Rasyonel hata daha çok başladı bu sezon. Bana sorarsan. Neyse sonra şeye döndü kameralarımız. Tepede Abby ve arkadaşlarının olduğu yere Joel, Dina geldiler. Yani Abby'le birlikte geldiler. İşte ben bir şey ümit ettim. Joel Abby'nin hayatını kurtardı. Dolayısıyla o da karşılığını ona karşı biraz yumuşayarak verecek gibi bir ümide buldum diyelim. Ama çok kısa bir sürede öyle olmayacağını gördük. Hemen onları detayn ettiler. Yani aldılar, silahlarını aldılar. Yara yatırdılar. Ve bir takım aktivitelerde bulundular diyelim. Ne hissettiniz bu noktada? Bu bölümde ne hissettim biliyor musun? Valla ben de senin beklentine ben de aynı beklenti içine girdim yani. İşte orada böyle bir hayat kurtarıldı falan olunca dedim herhalde bu da hani bir şekilde tamam zarar verecek ama Joel'e. Ama işte o son hamleyi yapamayacak. Çünkü bir de öteki yanındaki çocuklar da hep aman Abby gözünü seveyim bak elimizden bir kaza çıkmasın falan modundalar ya diğerleri de. Hani en kötü onlar engeller diye düşünüyordum ben. O yüzden bir kere sürpriz seviyorum ben. Onu söyleyeyim baştan. Yani sürpriz olması hoşuma gitti. O tip şeyleri seviyorum. Yani olayı süründürüp süründürüp süründürüp Joel'i bu sezonun sonunda da öldürebilirlerdi yani. İçin katılıyorum sana. Sırf daha fazla reyting almak için uzatabilirlerdi. Böyle iki saat muhabbet falan yani işte gel gitler yaşatırlardı Abby'ye. Ne bileyim yanındakileri bir şekilde kullanırlardı vesaire. Uzardı yani. Çok kolay uzayabilirdi bu mevzu ama çok çabuk bitti bir de yani o kısım. Yani ilk başta böyle dizinden vurdu. Pompalı tüfekle. Bu arada sahne çok iyiydi. O dizinden vurduğu sahne mükemmeldi. Aynen iyiydi. Oradaki çekim çok iyiydi yani. Efektler falan da çok iyiydi. Daha sonra işte zaten turnike yaptırttırıyor bacağını hani hemen kan kaybından da ölmesin diye. Bir yandan da Dina zaten patatesli biliyorsunuz. Ona da işte bir ilaç verdiler bir saat uyutmak için. Yani tam bir saat uyuması için özel olarak hazırlanmış. Orada etik şey var. Yani orada etik bir durum var yine. İşte biz Firefly'lar sadece hak edenlere cezasını veririz. Hak etmeyen masum kimseyi öldürmeyiz. Bu arada ben Abby'de hiç öyle bir his almadım. Abby bana kalırsa yani kendi bencil emelleri için herkesi öldürebilir. Karakter diyorlar şu anda en azından. Ama şey gün sonunda Abby ölümün yani dizinin ikinci sezonun başında verdiği promisi tutuyor. Ve acılı bir şekilde işkence ediyor. O işkence esnasında da devriyeye gelen Ellie. Evet. Ellie ile Jess'i zaten ayrı yollardan gitmişlerdi. O tam bu işkence sırasında da zaten Ellie oraya varıyor. Atları görüyor. İşte sessizce yaklaşıyor. Binaya alt taraftan giriyor. Üste geldiği zaman da görüyor. Tam hareket edecekken tabii ki oradaki alakasız bir karakter bunu fark ediyor ve hemen müdahale ediyor. O sırada da zaten Joel'in iyice yani kötü duruşunuza durumda olduğunu görüyoruz. Zaten ölmek üzere. Zaten evet. Ağız burun karışmış falan. Darmaduman olmuş adam. Golf sopasını falan kırmış nasıl becerdiyse. Golf sopasını da kırmak gerçekten başarılı bir hamle Abby için. Zaten Ellie de yakalanıyor. Ters bir şekilde yere yatırıyorlar. Dolayısıyla yatar vaziyette Ellie yine aynı şekilde yatar vaziyette Joel'i suratlar birbirine dönük şekilde görüyor. Orada zaten Ellie çok üzülüyor ve işte yapma etme vesaire oluyor. Daha sonra Abby karakterimiz o kırık golf sopasının ucunu alıyor ve ne yapıyor Soner? Boynuna saplayı veriyor. Bu oyununa saplayı veriyor yani. Ve orada da Joel'in işi bitiyor. Get up! Please don't do it! Please don't do it! Please don't do it! Ne hissettin? Abi orada şöyle bir şey hissettim. Ellie'yi yere yatırdıkları zaman ayağa kalk ayağa kalk diyordu. Joel de kalkmaya çalışıyordu. Pedro Pascal orayı harika oynamış. O çaresizliği falan ve hani gerçekten kızı gibi gördüğü kişinin dediği şeyi hala yapmaya çalışıyor. Hala onu korumaya çalışıyor. Çünkü onun öldürmesinden korkuyor muhtemelen. Bir de ikisinin arasının kötü olduğu bir günle bunun denk gelmesi de ayrı bir trajedi oluyor. Çünkü hani kimse böyle küs falan olmak istemez. Böyle durumlarda. Biraz orayı dramatikleştirmişler. Ya bu bölümün bu kısımları benim için aşırı şoktu. Abi yani hazbetmem zor oldu. Çok muhteşem bir bölümdü. Ve güzel bir sürprizdi. Artık dizi bu dakikadan sonra hikaye ne olacak çok iyi biliyoruz hepimiz. O açıdan da güzel. Ama bence Pedro Pascal hala oyuncu olarak kalacak. Diğer bölümlerde görürüz gibi geliyor. Yani lütfen flashbackler olacak. Flashbackler olacak diye tahmin ediyorum. Beni şey şaşırttı. Ben şey bekliyordum. Bir noktada Ellie, Joel'in yaptıklarını öğrenecek daha yaşarken. Ve bu onların ilişkisine zarar verecek falan. Onun üzerine gidecek dizi diye düşünüyordum. Mesela beni o noktada çok şaşırttı. Çünkü artık oraya gitmeyeceğine eminiz. Aynen. Ellie, Joel'in öldüğü düğünü gördü. Ve Abby'e seni öldüreceğim dedi. Aslında Abby'nin kendi babası öldürüldüğünde. Bu arada onu da söylemeyi unutma. Ha doğru ya. Abby'nin babası, dinleyiciler için belirtelim. Abby'nin babası Joel'in bizim bir önceki sezonda bahsettiğimiz gereksiz yere öldürülen doktor olduğunu öğrendik. Ve biz buna karşıydık. Evet Joel Ellie'yi kurtarırken bir tane doktoru düşünmeksizin kafasından vurmuştu. Ama iki tane hemşireyi orada bırakmıştı. Eğer o iki hemşireyi de öldürmüş olsaydı biz bugün bunları konuşmuyor olacaktık. Biz bundan hep bahsetmiştik. Evet biz öngörülü bir şekilde bunu konuşmuştuk. Bir önceki sezonumuzda. Gün sonunda Ellie Abby'ye seni öldüreceğim dedi. Aynı nefretle. Ben şeye şaşırdım Abby o bu ana kadar çizdikleri kişiliğiyle Ellie'yi orada canlı bırakmazdı diye de düşündüm. Ama işte orada kodu uyguladı sözüm ona. Evet biraz öyle oldu. Orada şey var şimdi bir şey çok açık ki Joel de öldüğüne göre zaten Ellie bir noktada Abby ile karşılaşacağı zaman Joel'in yaptığını Abby'den öğrenecek. Bu net yani. Çünkü başka aktaracak adam kalmadı yani zaten. Diğer herkes öldüğü için. Dolayısıyla Abby'den öğrenecek. Onu da finale bırakırlar. Onu da söyleyeyim bence. Bu arada Abby şeyi biliyor mu acaba? Yani Joel onları niye öldürdü? Hani Joel niye oradaydı? Ne oluyordu? Mesela o hemşireler, ne babası ne yapıyordu? İşte onu da Abby'de Ellie'den öğrenecek. Karşılıklı bir bilgi alışverişiyle artık ondan sonrasını bilemiyorum. Tabii onu kestirmek çok zor ama hani bu oradaki ikisinin de bilmediği şeyleri birbirlerinden öğrenecekler diye düşünüyorum. Evet ben de öyle düşünüyorum. Ama benim gözlerim doldu yani izlerken. Şöyle bir korkum var diziyle ilgili. Müthiş bir şekilde. İnanılmaz derecede ergen dizisine devşirme noktasında şu an. Yani çoluk çocuk kaldı sadece. Joel de gitti. Bu Abby ve çetesi zaten 23 yaş bandında. Ellie zaten küçük. İşte o Jesse de küçüktü. O Jesse de çünkü bir şekilde invol olacak. Dina da kesinlikle olacak. Yani yaş ortalaması 23. Teenage. Teenage'e dönecek yani dizi ve bu beni biraz korkutuyor. Çok haklı bir korku. Umarım IMDB puanlarının düşük olması önümüzdeki bölümlerin. Evet. Evet. Evet. Sebebi bu değildir. Umarım. Ben umarım budur. Ya neyse ki Tommy ölmedi. O Tommy de ölseydi. Yani bitmiştik yani. İnanılmazdı yani. Bu arada şey olacak biliyorsunuz. O köyde ısırılmış ama ölmemiş bir sürü birey var şu anda ve onlar tek tek temizlenecek falan. Yani bayağı vahşi olaylar yaşanacak o köyde. Joel'in parlayacağı zaman Joel yok ortada. Çok üzücü. Evet tam Joel'in zamanı Joel yok. Aynen. Mesela Tommy ne yapacak? Joel'in öldüğünü duyunca Tommy davranacak. Ellie Tommy'ye Joel'i öldüren kişinin kim olduğunu söyleyecek mi? Tommy aynı Abby'nin yaptığı gibi bir takım kurup Abby'i bulmak için atıyorum yollara düşecek mi? Köy olarak yer değiştirecekler mi? Çünkü yerleri ortaya... Yani bir sürü soru işareti var şu anda. Evet. Umarım bunları güzel bir şekilde cevaplayacaktır diye emin ediyoruz. Evet. Bölüm sonundaki müzik de çok şey değil miydi? Bölüme çok oturmuş ya. Evet evet iyiydi. Değil mi? Ben hatırlamıyorum. Zaten bölüm adı True Duvali. Aynen. Şarkının adı da o. Baya güzeldi. Ben de beğendim. O da biraz şey yaptı yani ekstra duygusallaştırdı. Tekrar dinleyeceğim. Dikkat etmemişim. Güzeldi de yani fena değildi. Abi şey diyeyim. Ben hani ilk sezonu izlerken buna iyi ki dizi yapmışlar dedim. Çok fazla bölüm olması iyiydi. Ama ikinci bölümü sanki film yapıp geçebilirlermiş gibi geldi bana. Pedro Pascale öldükten sonra. Ya şimdi bilmiyorum çok fazla. Daha var. Yani birçok şey olacak. Daha ekstra bir sezon daha olacak yani. Bir sezon daha mı olacak? Tabii sezon 3'ü de var bunun. Ama oyunun 3.sü yok bu arada. O oyunun ikinci bölümüne iki sezon anlaşmışlar. Öyle yazmışlar. Ooo. Bak bu hoşuma gitmedi. Evet. Bu bir şeyler uzayacak anlamına geliyor. Evet. Bir şeyler uzayacak anlamına geliyor. Bu arada şeyi de söyleyeyim yani. Bu bölüm 9.3'tü bunun puanı. Yani baya ciddi iyi bölüm. Her ne kadar hani birkaç problem belirtsek de bence de çok iyiydi yani. Tabii tabii çok iyiydi. Ben bu bölümü sıradaki bölümlerin bu hype'a ulaşması biraz zor olacak. Doğru. Ve biraz böyle yavaşlama olacaktır yani. Yine. Bizim bir sonraki episodları, podcast'ları çekmemiz çok kolay değil. Belki 3 bölüm birleştirmemiz gerekebilir arkadaşlar. Evet. Onu söyleyeyim. Zulüm olacak diyorsun değil mi? Böyle bir hisse kapılıyorum. 3. bölüm 7.1'miş. 4. bölüm 6. 6.5. Yani böyle bir puan düşüşü çok dramatik yani. Büyük ihtimalle bu bölüm şeye adanacak abi. Dina ve Elin'in aşkına adanacak bir film olacak. Evet. Kesin öyle bir şey olacak yani. Ki çünkü dizide de 6.5 dizide kolay değil yani o düşüklükte almak. Çok zor. Yani baya uğraşman lazım yani. Gerçekten. Şey gibi bizim yakın zamanda kaldığımız bir otel vardı ya. Evet. 8.2 puanlı. Onun da 6.5 olması gerekiyor. Aynen. Abi o zaman Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Evet. Joel'e kaldıralım ve onun şerefine son yudumlarımızı alalım ve kendimizi bu serüvene hazırlayalım. Hüzünlü bir şarkıyla kapatırsın Soner. Yeşil çam müziğiyle kapat. Nene nene nene nene O zaman iki ya da üç bölüm çekeceğimiz bir sonraki bölümde belki dört hatta belki arı bile verebiliriz. Bölümlerin kalitesine bağlı. Söz veremiyorum. Ben de. Peki hemen şimdi kapatıp izleyebiliyor muyuz? Abi aramızda kalsın ama ben gameplay'i izliyorum. Aşama aşama daha IMDB 7.1'e inmedi. Yani iyi gidiyor. Neyi izledin? Ne olacak bilmiyorum tabii. Hani gameplay'i oyunu oynamışlar. İkinci oyunu. Onu izliyorum. 15 saatlik bir şey çarpı 3x falan izliyorum böyle 2x YouTube'da. Oyun iyi gidiyor aslında. Hadi ya. Mesela ikinci clicker ya da blotter savaşı yok oyunda. Öyle bir şey yok yani. Belli zaten. Çünkü yani dedim ya hatalar var orada yani. Eksikler var yani. Oyunda olmaz yani. Naughty Dog yapmaz öyle hatalar. E nasıl ölüyor 2'de o zaman? Yine aynı şekilde ölüyor. Ama mesela şey yapıyor. Golf sopasıyla kafasına vurduğu zaman ölüyor. Eziyet çektiriyor ama boynuna saplamıyor mesela. Öyle öyle ufak ufak değişiklikler var. Televizyona göre ayarlamışlar da. Clicker savaşı yok yani orada. Clicker savaşı yok. Wyoming'da ne oluyor? Hiçbir şey olmuyor mu? Köyde ya da neyse. Yok hiçbir şey olmuyor. İşte onlar dönemiyor Wyoming'e. Bu arada şey Dina ve Ellie orada devreye çıkıyor. Jesse ve Joel çıkıyor. Ve o sırada Ellie ile Dina sevişiyor falan yani oyunda. Bir de bundan da mahrum bıraksınlar. Abi ondan mahrum bıraksınlar bizi ya. Zaten mümkünse. Pedro Pascal'ı çok görürüz ama görmezsek de üzüleceğim. Bence görmeyelim abi. Görmeyelim çünkü görürsek daha çok yani her gördüğümüzde daha çok üzüleceğiz. Bence görmemeyi tercih ediyorum. Bir de çok fazla flashback demek. Yani flashbackler evet. Altı'yı sevmiyor biliyoruz. O yüzden ben de Altı'yla şey Altı'ya burada saygı duyuyorum. Yeter yani. Flashback evet ben seviyorum ama bir yere kadar seviyorum. Çok fazla flashback kırmızı çizgim. Evet umarım. Ben de. O zaman beyler kapatalım isterseniz. Peki. O zaman bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Bir sonraki bölümde. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.